Yeni Çıkanlar

KATEGORİ


Nibelung Yüzüğü II Walküre
%30

Richard Wagner

Nibelung Yüzüğü II Walküre

Çevirmen: Gürkan Başay

Kategori: Sanat

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Alman besteci Richard Wagner’in büyüleyici müzikli dram serisi Nibelung Yüzüğü’ne, daha önce yayınladığımız Nibelung Yüzüğü I: Ren Altını’ndan sonra ikinci kısım Walküre ile devam ediyoruz. Yunan ve İskandinav mitolojilerinden ilham alan bu eser, Wagner’in felsefi eğilimlerini, Schopenhauer etkisini ve dramatik yenilikleri bir araya getirerek opera sanatına yepyeni bir soluk kazandırıyor. Walküre kaderin kaçınılmazlığı, aile bağlarının trajedisi ve aşkın kurtarıcı gücü üzerine yoğunlaşan güçlü temalarıyla serinin en dokunaklı ve çarpıcı bölümlerinden biri. Wagner’in özenle işlediği leitmotifler, karakterlerin duygusal derinliğini açığa çıkarırken okuru adım adım kaçınılmaz bir sona doğru sürüklüyor. Yalnızca bir opera değil, zamanın ötesine geçen bir sanat eseri olan Nibelung Yüzüğü II: Walküre’nin yüzlerce yıl daha sahnelenmeye devam edeceği ve gelecekte de büyüleyiciliğini koruyacağına şüphe yok...

154,00 ₺ 220,00 ₺

Leylâ ve Mecnun
%30

Fuzûlî

Leylâ ve Mecnun

Kategori: Klasik

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> VakıfBank Kültür Yayınları, Türk edebiyatının en büyük söz ustası Fuzûlî’nin eserlerini, alanında uzman edebiyatçıların titizlikle sadeleştirip günümüz Türkçesine özenle aktardığı yedi ciltlik bir külliyat hâlinde bugünün diline kazandırıyor. Bu külliyat, şairin derin mısralarını anlaşılır kılarak çağın okuyucusuna ulaştırmayı, bugünün idrakine taşımayı gaye ediniyor. Elinizdeki eser, bu külliyatın ilk cildi olan Leylâ ve Mecnûn kıssası. Eski bir Arap anlatısı olan Leylâ ve Mecnûn hikâyesi, Arap edebiyatından çok Türk ve İran edebiyatlarında rağbet görmüş, müstakil bir eser olarak vücut bulmadan önce meşhur bir aşk hikâyesi olarak daha Anadolu’da Türk şiirinin kuruluş çağlarında anlatılmaya başlanmıştır. Şüphesiz bu hikâyeyi en güzel ve en dokunaklı terennüm eden ise Fuzûlî olmuştur. Bir edebî eser olmak hüviyetiyle Leylâ ve Mecnûn, kelimenin tam manasıyla bir “şaheser”dir. Olay kurgusundan geçişlere, hikâyenin tamamını kuşatan lirizmden gazellerin akıcılığı ve konuyu bütünlemesine, alegorik sahnelerin parlaklığından diyalogların tabiiliğine, dil hâkimiyetinden aruz tasarruflarına, canlı tasvirlerden ruh tahlillerine varana değin okuyanda eksik bir yer kalmadığı intibaı uyandıran bir şaheser… Fuzûlî’nin bu ölümsüz eseri, sadece Leylâ ve Mecnûn kıssasının anlatıldığı manzumeler arasında ve hatta sadece çift kahramanlı aşk hikâyeleri arasında değil, bütün bir Türk mesnevi edebiyatının zirvesinde bir eserdir.

224,00 ₺ 320,00 ₺

İletişim Kuran Meraklı Canlılar
%30

Zoë Armstrong

İletişim Kuran Meraklı Canlılar

Çevirmen: Zeynep İrem Çeven

Kategori: Çocuk

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Gezegenimizin dört bir yanında meraklı canlılar farklı yollarla birbirleriyle 'konuşuyorlar'. Bu kitapta dans eden örümcekler, birlikte şarkı söyleyen balinalar ve kokularıyla etraflarındaki hayvanları kaçıran lemurlar sizleri bekliyor! Gönderdikleri sinyalleri okumayı öğrenin ve bu muhteşem hayvanların aslında ne dediğini keşfedin.

168,00 ₺ 240,00 ₺

Simetri Evrenin Görkemi
%30

Leon M. LedermanChristopher T. Hill

Simetri Evrenin Görkemi

Çevirmen: Barış Akalın

Kategori: Bilim

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Bilim insanları teleskopla uzak yıldızlara baktıklarında ya da maddenin en küçük bileşenlerini analiz etmek için parçacık hızlandırıcı kullandıklarında, tüm evreni her zaman ve her yerde aynı fizik yasalarının yönettiğini keşfederler. Fizikçiler, fizik yasalarının değişmeyen, her yerde var olan yapısına simetri adını verirler. Simetri, doğa yasalarını tanımlayan ve dolayısıyla düzenleyen temel ilkedir. Bu çok önemli kavrayış, modern fizikteki en büyük kavramsal dönüm noktalarından biridir ve tüm fizik yasalarını açıklayacak büyük bir birleşik teori keşfetmeye yönelik çağdaş çabaların temelini oluşturur. Nobel Ödüllü Leon M. Lederman ve fizikçi Christopher T. Hill, bu etkileyici ve kolay anlaşılır popüler bilim kitabında simetrinin son derece zarif içeriğini ve bu kavramın evren üzerindeki tüm derin etkilerini açıklıyorlar. Kitapta ana tema olan simetri anlatısının merkezinde Emmy Noether ve onun akademik çalışmaları ile ortaya koyduğu korunumu yasaları ve simetri arasındaki derin bağ bulunuyor. Lederman ve Hill, Noether’in çalışmalarına dayanarak, evren hakkında geniş kitleler tarafından büyük ölçüde bilinmeyen ve Büyük Patlama, Einstein’ın görelilik teorisi, kuantum mekaniği ve fiziğin diğer birçok alanıyla bağlantılı geniş kapsamlı etkileri olan bir kavramı inceliyorlar.

315,00 ₺ 450,00 ₺

Kant Çalışmaları Dergisi Sayı 3
%30

Hasan Bülent GözkanKenneth R. WestphalKorcan EvginOzan Çılgın

Kant Çalışmaları Dergisi Sayı 3

Çevirmen: Umut Eldem

Kategori: Felsefe

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Kant ve Özbilinç <strong>Hasan Bülent Gözkân</strong> Kant’ın Eleştirel Felsefesi ve Bilişsel Bilimlerin Olanağı Kant’s Critical Philosophy and The Possibility Of Cognitive Science <strong>Kenneth R. Westphal</strong> Reichenbach’ın Kurucu ve Ampirik Aksiyomlar Ayrımı ve A Priori Kavramı <strong>Korcan Evgin</strong> Davos Tartışması Bağlamında Kant Felsefesinin Neliği Üzerine Bir Soruşturma <strong>Ozan Çılgın</strong>

206,50 ₺ 295,00 ₺

Kavram Tarihi Çalışmaları
%30

Kavram Tarihi Çalışmaları

Kategori: Tarih

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Tıpkı siyaset, toplum ya da ekonomi gibi kavramların da tarihi var mıdır? Günümüzde var olan, varlıklarını ve manalarını sabit kabul ettiğimiz kavramların da tarihsel usullere uygun birer tarihleri yazılabilir mi? Kavramların tarih boyunca taşıdığı manalar nasıl, ne yönde, neden değişmiştir? Kavram Tarihi Çalışmaları, işte bu ve bunun gibi Türk tarihçiliğinde son yıllarda giderek daha çok üstüne gidilen soruların peşine düşüyor. Prof. Dr. Ahmet Şimşek’in editörlüğünde hazırlanan bu kapsamlı eser, tarihsel bağlamda kavramların izini sürerek okuyucuyu derin bir entelektüel yolculuğa çıkarıyor. Türk tarihçiliğindeki kavramların yanlış veya anakronik kullanımlarının neden olduğu sorunlara dikkat çekilmesiyle yola çıkan bu kitap, sadece birtakım kavramların tarihine odaklanmıyor, aynı zamanda Osmanlı ve Türk tarihinde bir kavram tarihi araştırması için muayyen bir zemin hazırlamaya çalışıyor. Tarihî olay ve olguları bugünün kavramlarıyla anlamlandırma temayülünün tarih yazımında nasıl sorunlar yarattığının bilinciyle hazırlanan bu eser, sadece sunduğu örneklerle değil, çeşitli metodolojik yaklaşımlarla da Türkçe tarih yazımı literatüründe birçok boşluğu dolduracaktır. Dört ana bölüme taksim edilen bu eser, dönem, mekân, siyaset, bilim-eğitim, devlet-bürokrasi gibi çeşitli sahalardaki 22 farklı kavramı analiz ediyor. Kavramların tarihsel, toplumsal ve ideolojik bağlamlarda nasıl evrildiği ele alınırken, okuyucuya bir kavramın basit bir kelime tanımından çok daha fazlasını ifade ettiği gösteriliyor. Bu eser, tarih yazımında kavramların önemini ve bu kavramların kullanımında gösterilmesi gereken özeni vurgulayan ve bu vurguyu canlı tutabilecek, araştırma, sorgulama ve muhakeme örnekleri sunan alanında yegâne sayılabilecek bir başvuru kaynağıdır.

455,00 ₺ 650,00 ₺

Lozan Barış Antlaşması 100. Yılında Tarafların Bakışıyla
%30

Lozan Barış Antlaşması 100. Yılında Tarafların Bakışıyla

Kategori: Tarih

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Lozan bir tarihî hesaplaşmadır. 150-200 yıldır uluslararası gündemi işgal eden Şark Meselesi’nin son bulduğu platformdur. Batılıların, Birinci Dünya Savaşı (1914-18), Mondros Ateşkesi (1918) ve Sevr Barış Antlaşması (1920) ile çözdüğüne inandığı Şark Meselesi (coğrafyadan çıkarmayı başardığı Osmanlı Devleti’nin akıbeti) konusunda son sözün, Millî Mücadele (1919-22), Mudanya Ateşkesi (1922) ve Lozan Barışı ile (1923) Türkler tarafından söylendiği bir tarihî gerçekliktir. Türkiye’de 1914-1923 döneminde yaşanan Birinci Dünya Savaşı ve akabinde girişilen Millî Mücadele’yi bitirip uzun bir “barış devri” açan Lozan Barış Antlaşması, 100 yıldır geçerliliğini koruması bakımından ayrı bir öneme sahiptir. Elinizdeki kitap, Lozan’a sadece Türkiye’nin değil, aynı zamanda diğer imzacı devletler ve antlaşmadan etkilenen ülkelerin perspektifinden de bakmayı amaçlıyor. Kitap, Türkiye’nin tarihsel kazanımlarının yanı sıra İngiltere, Fransa, Yunanistan, ABD, Sovyetler Birliği, Japonya, Arap dünyası, Bulgaristan, Kıbrıs, Irak, Ermenistan, Mısır ve İran gibi pek çok ülkenin bu antlaşmaya bakış açılarını, dönemin diplomatik dengelerini ve uluslararası ilişkilerini derinlemesine inceliyor. Eserde, Lozan Barış Antlaşması ile Türkiye’nin kazanım ve kayıpları, Türkiye’nin verdiği diplomatik mücadele, barışın yansımaları vb. başlıklar tarihçiler, hukukçular, uluslararası ilişkiler ve diğer sosyal bilimler uzmanlarınca ele alınıyor. Lozan Barış Antlaşması - 100. Yılında Tarafların Bakışıyla adlı bu eser, Lozan Barış Antlaşması’nın 100. yılı anısına, uluslararası perspektifiyle yeni bir soluk getiriyor ve tarihin bu önemli dönüm noktasını daha geniş bir çerçeveden değerlendirmeye olanak sağlıyor.

294,00 ₺ 420,00 ₺

Çay Peşinde Dünya Turu
%30

Ebru Erke

Çay Peşinde Dünya Turu

Kategori: Çocuk

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Çay için sofralar kurulur. Muhabbetin en tatlı yerinde servis edilir. Dünyanın her yerinde farklı sunulur. Türkiye için vazgeçilmezdir. Hadi gelin peşinde dünyayı dolaşalım.

189,00 ₺ 270,00 ₺

Balkanlar İki Dünya Arasında Bir Tarih
%30

Dennis P. Hupchick

Balkanlar İki Dünya Arasında Bir Tarih

Çevirmen: Cengiz Yolcu

Kategori: Tarih

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Tarih boyunca Balkanlar, medeniyetler arasında stratejik bir köprü, kültürel bir mozaik ve siyasi bir çatışma alanı oldu. Dennis P. Hupchick’in Balkanlar, İki Dünya Arasında Bir Tarih başlıklı bu eseri, söz konusu bu kadim coğrafyanın karmaşık ve renkli tarihini ve çok katmanlı kimliklerini kapsamlı bir şekilde ele alarak okuru coğrafyanın derinliklerine götürüyor. Bizans İmparatorluğu’ndan Osmanlı hâkimiyetine, romantik milliyetçilik döneminden Komünizm çağına kadar geniş bir zaman dilimini kapsayan bu eser güçlü tarihsel anlatısıyla dikkat çekiyor. Balkanlar’ın etnik, kültürel ve siyasi çeşitliliğini vurgulayan kitap, fiziki coğrafyadan kaynaklanan zorlukların ve avantajların nasıl sosyal ve siyasi şekillendirici bir rol oynadığını gözler önüne seriyor. Osmanlı yönetiminin etkilerinden modern ulus devletlerin ortaya çıkışına, bölgesel çatışmalardan Soğuk Savaş’ın ideolojik bölünmelerine kadar, Balkanlar’ın tarihine dair bilinen birçok klişe ve yanlışı sorgulayan Hupchick, derinlemesine bir anlayış sunuyor. Balkanlar Batı ile Doğu arasında bir sınır olmanın ötesinde bir medeniyet merkeziydi. Avrupa’nın güneydoğu ucunda, üç kıtanın kesişim noktasında yer alan Balkanlar kültürel çeşitlilik ve etkileşimin, etnik ve dinî çatışma ve bir arada yaşayabilmenin, modern öncesi ve modernitenin eridiği bir potadır. Hupchik’in asırlara yayılan tarihsel tasvir ve tespitleri sadece kronolojik bir silsileyi değil, Ortodoks Hristiyan, İslam ve Batı ve Orta Avrupa medeniyetlerinin daimî bir etkileşim hâlinde olduğu bu biricik coğrafyayı akademik titizlik ve bir anlatı ustalığıyla okura sunuyor. ‘Balkanlar’ı anlamak, yalnızca Avrupa tarihini değil, insanlık tarihini anlamaktır’ iddiasının zeminini bulacağı bu eser, Türkçe’de şimdiye kadar yayımlanmış en kapsamlı Balkan tarihidir.

406,00 ₺ 580,00 ₺

Kırımlı Önderler Kadim Türk Yurdunda Varoluş Mücadelesinin Hikâyesi
%30

Kırımlı Önderler Kadim Türk Yurdunda Varoluş Mücadelesinin Hikâyesi

Kategori: Tarih

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Gaspıralı, Çarlık Rusya’sının bütün engellemelerine rağmen ömrünü milletinin eğitimine ve modernleşmesine adamıştır. Sadece Kırım Türkleri arasında değil Rusya Türklerinin bulunduğu her yerde açılan usul-i cedit okullarıyla birlikte okur-yazarlığın artmasında en önemli paya sahiptir. Onun açtığı modern okullar değişen dünyaya ayak uydurmuş, geleneksel İslami eğitimin yanında ana dilde eğitimi ve modern bilimleri de okutarak okulları çağın gerektirdiği bir şekilde donatmıştır. Gaspıralı, Kırım’ın ötesine geçmiş bir fikir adamıdır. Bugün Kırım Türklerinin kimliklerinin korunmasında Gaspıralı’nın önemli bir rolü ve yeri vardır. Gaspıralı’nın ölümünden sonra onu takip eden aydınlar onun düşüncelerinin de takipçileri olmuşlar; dinî ve millî kimliklerini korumak için çaba sarf etmişlerdir. İkinci Dünya Savaşı’nın sonlarında 18 Mayıs 1944’te Kırım Türklerinin Ruslar tarafından sürgün edilmesi, vatanlarından sökülüp atılmaya çalışılması dahi bu kimliği yok edememiştir. Kırım, tarih boyunca hem stratejik konumu hem de kültürel zenginliğiyle pek çok medeniyetin ilgisini çeken bir coğrafya olmuştur. Ancak bu toprakların asıl sahipleri olan Kırım Türkleri, tarih boyunca var olma mücadelesi vermiş ve bu mücadelede birçok önemli lider yetiştirmiştir. Elinizdeki kitapta, Kırım halkının bağımsızlık ve özgürlük yolundaki direnişinin bu liderlerin rehberliğinde nasıl şekillendiği ayrıntılarıyla inceleniyor. Eserde, İsmail Gaspıralı’nın “dilde, fikirde, işte birlik” şiarıyla başlattığı usul-i cedit hareketinden, Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’nun Sovyet baskısına karşı gösterdiği kararlı direnişe kadar her bir liderin, Kırım Türklerinin modernleşme ve millî bilinçlenme sürecinde oynadığı hayati rol, alanında uzman akademisyenler tarafından ele alınıyor. Cafer Seydahmet Kırımer’in uluslararası arenada Kırım Türklerinin haklarını savunma çabaları, Müstecip Ülküsal’ın millî bilinci koruma yolundaki özverili çalışmaları, Kırım halkının sadece tarihî bir kimlik değil, aynı zamanda evrensel bir insan hakları mücadelesi verdiğini gözler önüne seriyor. Kırımlı Önderler, Kırım Türklerinin tarihini, kültürünü ve paylaşılamayan topraklarda mücadeleyle devleşen bir milletin hikâyesini öğrenmek isteyen araştırmacılar ve okurlar için önemli bir kaynak.

266,00 ₺ 380,00 ₺

Tarihin Savunusu
%30

Richard J. Evans

Tarihin Savunusu

Çevirmen: Uygur Kocabaşoğlu

Kategori: Tarih

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Postmodernist kuramcıların ve eleştirmenlerin, tarihçileri, kullandıkları kategorileri ve varsayımları yeniden düşünmeye ve mesleklerini uygulayışlarının haklılığını ispat etmeğe zorlamaları haklı ve yerindedir. Ancak postmodernizmin kendisi de bir teoridir, birçok yaklaşım arasında bir yaklaşımdır ve diğerleri kadar tartışmaya açıktır. Tarihçilik 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren postmodernist eleştirinin hedefinde oldu. Geçmişin olaylarını, nesnel ve doğrulanabilir olarak anlatmanın imkânını sorgulayan ve tarih disiplinini kurgusal olmakla itham eden yazarlar ve ekoller, 1970’lerden itibaren yaygınlaşmış ve birçok profesyonel tarihçiyi de etkisi altına almıştı. İngiliz tarihçi Richard Evans’ın kitabı tarih disiplininin bir savunusu. Geçmiş kültürleri, yaşam biçimlerini, olgu ve olayları anlamamız ya da onlarla anlamlı bir irtibat kurmamız konusundaki şüphelerin yoğun olduğu bir çağda Evans, tarih yazmanın hem gerekli hem de mümkün olduğunu vurguluyor. Nüktedan üslubu, 20. yüzyıl tarihçiliğinin önde gelen tarih metinlerine referanslar veren yoğun ve dengeli bu Savunu hem içeriği hem de tarzıyla tarihyazımında bir modern klasik.

266,00 ₺ 380,00 ₺

Genji'nin Hikayesi I-II (Kutulu)
%30

Murasaki Shikibu

Genji'nin Hikayesi I-II (Kutulu)

Çevirmen: Oğuz Baykara

Kategori: Edebiyat

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Dünyanın ilk romanı olarak kabul edilen bu eser, 11. yüzyılın başlarında soylu kadın Murasaki Shikibu tarafından yazılmıştır. Genji’nin Hikâyesi, üç kuşak boyu süren ve bir yüzyılın neredeyse dörtte üçünü kapsayan, yaklaşık 450 aktörün sahneye çıktığı ve dünya edebiyatının kurgu alanında öncü kabul ettiği bir başyapıttır. Toplam 54 bölümden oluşan Genji’nin Hikâyesi, esasen, olağanüstü yakışıklılığı ve yetenekleriyle tanınan aristokrat “Işık Saçan Prens” Hikaru Genji’nin yaşamını ve 41. bölümden sonra da soyundan gelen bazı karakterlerin hikâyelerini anlatır. Roman, hem Genji’nin karmaşık romantik ilişkilerini, siyasi çabalarını ve kişisel mücadelesini takip eder hem de okurlara Heian dönemi Japonya’sındaki imparatorluk sarayının yaşamı hakkında zengin tasvirler sunar. Genji’nin Hikâyesi’nin en dikkat çekici yönlerinden biri de düzyazı ile şiirin ustaca harmanlanmış olmasıdır. Roman, sadece karakterlerin duygularını anlatmakla kalmaz, aynı zamanda duygu, düşünce ve güzelliğin derinliğini yakalayan 800’den fazla geleneksel waka şiiri içerir. Bu şiirler, elden ele dolaşıp karakterler arasında derin bir iletişim kurarak düzyazının tek başına veremeyeceği duyguları açığa çıkarır. Oğuz Baykara da her dizesi genellikle 14 heceden oluşan ölçülü ve uyaklı beyitler hâlindeki şiir çevirileriyle Murasaki Shikibu’nun 1000 yıl önce Genji Monogatari’de yaratmış olduğu şiir şölenini onun ölümünden 1000 yıl sonra eserin Türkçe çevirisinde dilimize yansıtmaya çalışmıştır. Sadece Japonya’nın değil dünya edebiyat tarihinin en büyük hazinelerinden biri olan ve ilk kez Türkçeye çevrilen, “Dünyanın İlk Romanı” Genji’nin Hikâyesi’nin büyülü dünyasında keyifli yolculuklar… Genji’nin Hikâyesi, ülkemizin en eski, en büyük ve en muhteşem romanı olarak kabul edilmektedir. Çağlar boyunca ülkemizde hayranlıkla okunmuş, son zamanlarda birçok yabancı dile çevrilmiş olup şimdi dünyanın dört bir yanında bir dünya klasiği olarak övülmektedir. — Genji Uzmanı Edebiyatçı İkeda Kikan Japon edebiyatında ne daha önce gelen bir eser onun büyüklüğünü gölgelemiş ne de daha sonrakiler onun yüceliğine erişebilmiştir. Genji’nin Hikâyesi, 11. yüzyılın başından bu yana, klasik Japon edebiyatının en büyük şaheseri olmuştur. — Japonolog Royall Tyler

910,00 ₺ 1.300,00 ₺

Türkiye'de Yaşıyorum, Ne Yediğimi Biliyorum! PEYNİR
%30

Neşe BiberBerrin Bal Onur

Türkiye'de Yaşıyorum, Ne Yediğimi Biliyorum! PEYNİR

Kategori: Çocuk

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Türkiye’de yaşıyorum, ne yediğimi biliyorum! Kahvaltı sofralarımızın vazgeçilmezlerinden biri: Sütün armağanı PEYNİR! İnsanlık binlerce yıldır yerli hayvanların sütleriyle çeşitli peynirler üretmeye devam ediyor ve Türkiye’de çok sayıda peynir çeşidi bulunuyor. Bu kitapta hem peynircilik hakkında ilginç bilgiler hem de ülkemizde bulabileceğiniz çok sayıda peynir çeşidi şahane fotoğraflarıyla sizleri bekliyor!

189,00 ₺ 270,00 ₺

Aşokāvadāna
%30

Aşokāvadāna

Çevirmen: Ilgaz Hakman

Kategori: Klasik

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> “Tathāgata’nın parinirvāṇa’ya [Buddha’nın ebedî nirvāṇaya] ulaşmasından yüz yıl sonra, İşte bu erdemli eylem sayesinde o kutlu çocuk, Pāṭaliputra şehrinde hüküm süren Aşoka adındaki bir kral olacaktır. O dört kıtadan birini yöneten, doğru bir dharmarāca [erdemli kral] ve bir çakravartin [cihan hükümdarı] olacaktır.” Avadāna kelimesi “kayda değer eylemin veya başarının öyküsü” anlamlarına gelmektedir. Budist kültür içerisinde önemli bir yer tutan Avadānalar; ünlü Budist karakterlerin geçmiş, gelecek ve günümüz yaşantılarına ait efsaneleri konu edinen edebî bir üslup, dahası koleksiyondur. Aşokāvadāna da Budizm’in ilk hamisi olarak kabul edilen Hint Maurya İmparatoru Aşoka’nın (~MÖ 304-232) hayatını konu edinen ve Sanskrit dilinde kaleme alınmış bir kaynak eserdir. Budist geleneğe ait karakteristik özellikleri gözler önüne sermektedir. Aşoka, Budizm’in kutsal kitaplarının yazıya aktarılması, sınıflandırılması ve dahası mezheplere ayrılışı ile ilgili sürece, bir imparator olarak sunmuş olduğu katkı sebebiyle, Hint kültür tarihinde adından sıkça söz ettirmektedir. Dahası Budizm’in Hint alt kıtasının dışına yayılışı ile ilgili izlediği politikalarla da Budizm sonrası yeniden şekillenen Asya kültürünün ilk temsilcilerinden biri olarak görülebilmektedir. Aşokāvadāna adlı elinizdeki bu eser, orijinali itibarıyla Hint menşeli Budist kültürün gelişim ve değişim sürecinin Hindistan tarihi içerisindeki seyrine bir nebze de olsa ışık tutan bir eser olma özelliğini taşımaktadır. Asya toplumlarının ve devletlerinin, kültürel ve siyasi yapılanmalarında son derece önemli bir yere sahip olan Budizm ile ilgili edebî ve dinî bir metin olarak bu eser; tarih, edebiyat, dinler tarihi ve folklor gibi sosyal bilimler alanlarıyla ilgilenen okuyucuların dikkatine sunuluyor.

105,00 ₺ 150,00 ₺

Zamanın Olmadığı Bir Evren
%30

Palle Yourgrau

Zamanın Olmadığı Bir Evren

Çevirmen: Mustafa Bayrak

Kategori: Bilim

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Albert Einstein ve Kurt Gödel’in, Einstein’ın hayatının son on yılında çok iyi arkadaş oldukları yaygın olarak bilinen ancak üzerinde çok az düşünülen bir gerçektir. İkili Princeton İleri Araştırmalar Enstitüsü’nden evlerine her gün birlikte yürüyor; fizik, felsefe, politika ve içinde büyüdükleri Alman biliminin kayıp dünyası hakkında fikir alışverişinde bulunuyorlardı. 1949 yılına gelindiğinde Gödel dikkate değer bir kanıt üretmişti: İzafiyet Teorisi tarafından tanımlanan herhangi bir evrende zaman var olamaz. Einstein bu sonucu gönülsüzce de olsa onayladı, çünkü bu sonuç onun bağlı olduğu klasik dünya görüşünü kesin bir şekilde alaşağı ediyordu. Ancak bunu çürütmenin bir yolunu bulamadı ve o zamandan bu yana geçen yarım yüzyılda başka hiç kimse de bulamadı. Ancak bu çarpıcı keşiften daha da dikkat çekici olan, sonrasında ne olduğuydu: hiçbir şey. Kozmologlar ve filozoflar sanki Gödel’in kanıtı hiç var olmamış gibi çalışmalarına devam ettiler – modern entelektüel tarihin en büyük skandallarından biri. Zamanın Olmadığı Bir Evren kapsamlı, iddialı ama bir o kadar da dokunaklı ve samimi bir kitap. Zamanın bilimsel modası tarafından rafa kaldırılan iki muhteşem zihnin hikâyesini anlatıyor ve birlikte yaptıkları parlak çalışmaları hak etmedikleri bir bilinmezlikten kurtarmaya çalışıyor.

238,00 ₺ 340,00 ₺

Sinema ve Deneyim
%30

Miriam Bratu Hansen

Sinema ve Deneyim

Çevirmen: Salih Furkan Sevim

Kategori: Sanat

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Bu kitap ne tamamlanmış ne de her şeyi yansıtan bir araştırma sunar. Tartışılan üç yazarın külliyatlarında film oldukça dengesiz oran ve yoğunluklarda bir dikkate mazhar olmuştur. Yalnızca Kracauer’in dopdolu bir film tarihi bilgisine sahip düzenli bir sinema izleyicisi olduğunu söyleyerek hakkını teslim etmek gerek. Benjamin’in modernitenin kesişen kavşaklarını teorize etme çabası içinde sinema merkezî bir rol işgal etmesine rağmen, muhtemelen hakkında yazdığı Sovyet filmleri, Chaplin filmleri ve Disney filmlerinden başka çok az şey izlemiştir. Adorno’nun filmle ilişkisi ise, Kluge’nin şakasını yaptığı üzere, “sinemaya gitmeyi severim, beni rahatsız eden tek şey perdedeki görüntüdür” şeklinde özetlenebilir. Siegfried Kracauer, Walter Benjamin ve Theodor W. Adorno; dostlukları, entelektüel angajmanları ve girdikleri tartışmalarla birbirleriyle yakından ilişkili entelektüellerdi. Birlikte sinemanın ve diğer medya teknolojilerinin kilit rol oynadığı modernitenin derinlikli bir felsefi eleştirisini geliştirdiler. Bu kitap, üçlünün eleştirel yaklaşımlarını Weimar döneminden 1960’lara kadar sinema ve fotoğraf üzerinden inceliyor. Miriam Bratu Hansen, daha önce bilinen ya da Kracauer örneğinde olduğu gibi daha az bilinen kaynaklardan oluşan kapsamlı bir arşive dayanarak Benjamin’in sanat eseri çalışması da dahil olmak üzere düşünürlerin kanonik metinlerine dair yeni bakış açıları ortaya koyuyor. Hansen’in berrak çözümlemeleri, bu metinleri kullanarak dijital teknolojinin doğurduğu yeni açmazlara çözüm bulabilecek ve sinema kültürünün yeni sorunsallarına cevap üretebilecek bir sinema ve deneyim teorisinin çerçevesini çiziyor. Bu kitap aynı zamanda düşünürlerin Türkiye’de yaygın bir entelektüel kullanıma ulaşan kavramlarının sinema bağlamında somut bir biçimde anlaşılmasını ve düşünürlerin düşünsel maceraları içerisinde konumlandırılarak tarihselleştirilmesini sağlama iddiasında...

346,50 ₺ 495,00 ₺

Hukuki ve İktisadi Yönleriyle Para Vakfı
%30

Hukuki ve İktisadi Yönleriyle Para Vakfı

Kategori: İktisat

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> İslâm medeniyetinin en önemli ve özgün kurumlarından olan vakıf, aynı zamanda İslâm’ın fetihlerle birlikte yayılmaya başladığı ilk yüzyıldan günümüze kadar varlığını sürdürmesi bakımından en süreklilik arz edenidir. Erol Özvar ve Murteza Bedir’in editörlüğünde hazırlanan Hukuki ve İktisadi Yönleriyle Para Vakfı kitabı ise vakıf kurumunun Osmanlı ekonomik ve hukuk düzenine özgü özel bir türü olan para vakfı sistemini ele alan makalelerden oluşuyor. Alanında uzman akademisyenler tarafından kaleme alınan her bir makale, Osmanlı toplumunun ekonomik ve sosyal hayatında da merkezî bir rolü olan bu sistemi, para vakıflarının doğuşundan Osmanlı hukuk sistemindeki tartışmalara, bu vakıfların finansal işleyişinden, toplumsal etkilerine kadar geniş bir yelpazede tartışıyor. VakıfBank Kültür Yayınları olarak okuyucuyla buluşturduğumuz bu eser, para vakfı sisteminin günümüze kadar uzanan tarihine ve meselelerine ilgi duyan her türden okuyucu için vazgeçilmez bir başvuru kaynağı.

217,00 ₺ 310,00 ₺

Akis Dergisi  İhtilalin Sesi (1960-1962) 4. Cilt
%30

Cemil Koçak

Akis Dergisi İhtilalin Sesi (1960-1962) 4. Cilt

Kategori: Tarih

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Türkiye’nin yakın siyasi tarihine yön veren 27 Mayıs 1960 darbesi, sadece bir ihtilal mi yoksa köklü bir dönüşümün habercisi miydi? Prof. Dr. Cemil Koçak’ın 2023 yılında ilk cildiyle Türkiye Bilimler Akademisi Bilimsel Telif Eser (TÜBA-TESEP) Ödülü’ne layık görülen serisi Akis Dergisi’nin dördüncü cildi bu kritik sorunun cevabını arayan ve dönemin nabzını tutan önemli bir belgesel niteliğinde. Türk yayıncılık ve siyaset tarihinin bir arşivi niteliğinde olan Akis’in sayfalarında dönemin siyasi atmosferine, aktörlerin rolüne ve 27 Mayıs’ın getirdiği umutlarla hayal kırıklıkları arasındaki gerilime tanıklık edeceksiniz. Derginin 27 Mayıs sonrası süreçte “inkılâp” ve “ihtilal” kavramları arasındaki çekişmelere nasıl baktığını, MBK içindeki güç mücadelesinin basın ve toplum üzerindeki etkilerini ve 1961 Anayasası’nın oluşturduğu yeni siyasi düzeni tüm ayrıntılarıyla masaya yatıran, İsmet İnönü liderliğindeki CHP’nin 1960’lardaki dönüşümdeki rolü ve 14’lerin tasfiyesinin arka planı bu anlatının merkezinde yer alıyor. Akis, 27 Mayıs’ı sadece askeri bir müdahale olarak değil, halkın demokrasi arzusunun yansıması olarak değerlendiriyordu. Dönemin siyasi paradigmasını, CHP’nin hem darbedeki hem de onu takip eden süreçteki rolünü anlamak isteyenler için eşsiz pencereleri bu cilt okura açıyor. <strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Akis Dergisi, İhtilalin Sesi (1960-1962) 27 Mayıs’ın ve sonrasındaki yılların siyasi ruhunu derinlemesine kavramak isteyenler için kaçırılmayacak bir başucu kaynağı. 27 Mayıs’ın hâlâ süregelen etkilerini ve o dönemde alınan kararların, olgunlaşan ve kemikleşen siyasi tutum ve tarafların bugünkü yankılarını ve yansımalarını yarım asır öncesinin dergi sayfalarında keşfetmek bu kitapla mümkün.

574,00 ₺ 820,00 ₺

Dostoyevski Üzerine Dersler
%30

Joseph Frank

Dostoyevski Üzerine Dersler

Çevirmen: Ayhan KOÇKAYA

Kategori: Edebiyat

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> Dostoyevski üzerine beş ciltlik bir biyografinin de yazarı olan Frank’in, Stanford Üniversitesi’nde verdiği ve ilk kez yayımlanan Dostoyevski derslerinden oluşan bu kitap bizi alışık olmadığımız bir okuma biçimine davet ediyor. Kitabın hemen başındaki “Giriş Dersi” Dostoyevski’nin devraldığı mirası, nasıl bir geleneğin devamı olduğunu ve bu geleneğe verdiği yönü anlamamızı sağlıyor. Bu sayede, Dostoyevski üzerinde önemli etkileri olan Puşkin ve Gogol gibi yazarların Rus edebiyatındaki yerini daha net görebiliyoruz. Dostoyevski’nin romanlarını yazarın biyografisiyle paralel biçimde okuyan Frank, yazarın çok da üzerinde durulmayan İnsancıklar veya Öteki gibi romanlarını da en az Suç ve Ceza veya Karamazov Kardeşler kadar önemli hâle getiriyor. Dostoyevski uzmanlarının yanı sıra tüm edebiyat okurlarına hitap eden bu kitap büyük Rus romancısının eserlerini ve yaşadığı çağı anlamak için harikulade bir giriş…

175,00 ₺ 250,00 ₺

E-Posta Adresiniz

Yeni çıkan kitaplar, kampanyalar ve tüm yeniliklerden haberdar edelim.

Üyelik Sözleşmesi, Aydınlatma Metni’ni ve Gizlilik ve Çerez Politikası’nı okudum, anladım ve onaylıyorum.

Lütfen Üyelik Sözleşmesi, Aydınlatma Metni ve Gizlilik ve Çerez Politikası metinlerini onaylayınız!