Çok Satanlar

KATEGORİ


Dîvânu Lugâti’t-Türk: Türk Dilinin İlk Sözlüğü
İndirim %30

Kaşgarlı Mahmud

Dîvânu Lugâti’t-Türk: Türk Dilinin İlk Sözlüğü

Çevirmen: Mustafa S. Kaçalin

Kategori: Klasik

“Gördüm ki Allah devlet güneşini Türk burçlarında doğduruyor, bütün felekleri onların hükümranlığı ile döndürüyor. Onlara Türk adını verip hükümran kılmış ve onları dönemin egemen gücü eylemiş. Dönem insanının idaresini onların eline vermiş ve onları insanların başına getirip hak yolda desteklemiş. Onlara intisap edip yollarında yürüyenleri yüceltiyor, istedikleri her şeye nail eyliyor ve yaramaz insanların eziyetinden koruyor. [O zaman anladım ki] aklı olana yaraşan, oklarına hedef olmaktan korunabilmek için bu insanların tuttuğu yolu tutmaktır. Derdini dinletebilmek ve gönüllerini kazanabilmek için ise onların dilleriyle konuşmaktan daha güzel bir yol yoktur. Bir düşman, korkusundan dolayı gelip onlara sığınınca onu güvende kılarlar. Sonra başkası da ona sığınır ve zararı giderilir. Buhara’nın sözüne güvenilir bir âliminden ve ayrıca Nîşâburlu bir âlimden duydum. Her ikisi de kendilerine ait rivayet zinciri ile şunu naklediyorlardı: Allah Resulü (s.a.v.); kıyamet alametlerini, ahir zaman karışıklıklarını ve Oğuz Türklerinin ortaya çıkacağını söylediği sırada ‘Türk dilini öğreniniz; çünkü onların uzun sürecek egemenlikleri vardır.’ buyurdu. Bu hadis doğru ise –ki sorumluluk rivayet edenlere aittir– Türk dilini öğrenmek çok gerekli bir iş olur; yok doğru değilse o zaman da akıl bunu gerektirir.” Dîvânu Lugâti’t-Türk, Kaşgarlı Mahmud tarafından Araplara Türkçeyi öğretmek ve Türkçenin Arapça kadar zengin bir dil olduğunu göstermek maksadıyla yazılan, Türk dilinin ilk sözlüğüdür. Kaşgarlı Mahmud’un devrin Türk illerini bir bir dolaşarak ve doğrudan doğruya kendi derlediği dil malzemesine dayanarak kaleme aldığı elinizdeki bu kitap, yalnızca bir sözlük olmayıp Türkçenin XI. yüzyıldaki dil özelliklerini belirten, ses ve yapı bilgisine ışık tutan bir gramer kitabı; kişi, boy ve yer adları kaynağı; Türk tarihine, coğrafyasına, mitolojisine, folklor ve halk edebiyatına dair zengin bilgiler içeren, aynı zamanda döneminin tıbbı ve tedavi usulleri hakkında bilgi veren ansiklopedik bir eser niteliği de taşımaktadır. Eser Araplara Türkçeyi öğretmek maksadıyla kaleme alındığı için Türkçeden Arapçaya bir sözlük şeklinde tertip edilerek yaklaşık 8000 civarında kelime, madde başı olarak belirlenmiştir. Madde başı olan kelimelerin açıklamaları yapılırken mânalarının daha iyi anlaşılmasını sağlamak maksadıyla deyimlerden, atasözlerinden ve şiirlerden örnekler verilmiş ve bunların Arapça tercümeleri de yapılmıştır. Eserde ayrıca Türklerin oturduğu yerlerle münasebette bulunduğu milletleri gösteren “ilk Türk dünyası haritası” da yer almaktadır. VakıfBank Kültür Yayınları tarafından Dîvânu Lugâti’t-Türk – Türk Dilinin İlk Sözlüğü adıyla Türkçeye kazandırılan bu eser, kullanımını kolaylaştıran kapsamlı bir dizinle birlikte okuyucularla buluşuyor.

525,00 ₺ 750,00 ₺

Enstitü Bize Ne Söyler?
İndirim %30

Zeynep Kevser Şerefoğlu Danış

Enstitü Bize Ne Söyler?

Kategori: Edebiyat

Kişisel bir anlatı olarak oldukça konuşkan bir eser olan, muhtevasındaki sorunsallaştırmaların ve göndermelerin hâlâ güncelliğini koruduğu, ülkenin modernleşme serencamının kilit noktalarına dokunan Saatleri Ayarlama Enstitüsü romanı, edebiyat kamusu dışındaki alanlarla karşılaşsa, acaba metin hakkında neler duyarız? Tanpınar veya Saatleri Ayarlama Enstitüsü hakkında bugüne kadar yazılanlar okunmadan bu roman yorumlanamaz mı? Yahut edebiyat birikimi içinden gelen bazı araştırmacılar, romana yeniden baksalar neler görürler? Tanpınar’ın edebî kimliğine, Saatleri Ayarlama Enstitüsü’nün ne’liğine ilişkin ortaya konan literatürün hilafına yorumlar mümkün olamaz mı? Bu yorumların bizzat kendileri yoruma tabi tutulamaz mı? Bu kitap, bu sorulara cevap bulma arayışının bir sonucu olarak doğdu. Saatleri Ayarlama Enstitüsü’nü, kendi sahasının birikimi ve farkındalıkları ile okuyabilecek, edebiyat eleştirmenlerinin yorumlarından görece uzak, farklı alanlardan da akademisyen ve araştırmacılar yorumluyor. Farklı disiplinlerin birikimlerinin, kurgu üzerine düşünmeleri hâlinde, alışılmışın dışında pratikler ortaya çıkıyor ve sahaya yeni kavramlar hediye ediliyor. Bu kitaptaki yazılar, sadece Saatleri Ayarlama Enstitüsü literatürüne değil genel olarak Türk romanına dair yeni perspektiflerin gelişmesine, yeni yorum imkânlarına ve ufuk arayışlarına ön ayak olacak. Romanı disiplinler arası bir okuma zeminine açan bu çalışmada, Saatleri Ayarlama Enstitüsü’ne ilişkin bugüne kadar söylenmeyenleri duyabileceğiz.

147,00 ₺ 210,00 ₺

Erken Modern Avrupa Tarihi Esaslar 1
İndirim %30

(Hazırlayan ) Hamish Scott

Erken Modern Avrupa Tarihi Esaslar 1

Çevirmen: İsmail Hakkı Yılmaz

Kategori: Tarih

Her nesil tarihi tekrar yazarken yeniden bir dönemlendirme yapar. Güncelin soru ve meseleleri değiştikçe araştırma sahaları değişir, kaynaklar başka gözlerle okunur ve zamanın yapısı bir kere daha tartışılır. Son yıllarda tarihçilerin en çok üzerinde durdukları dönemlendirmelerden biri erken modernite oldu. Modern dünyayı tanımlayan tarihsel, toplumsal ve zihnî değişimlerin ayak seslerinin bu dönemde duyulduğu ya da birer ikişer belirmeye başladığı yüzyıllar, erken modern başlığı altında anlaşılmaya çalışıldı. 2015 yılında Erken Modern Avrupa Tarihi Rehberi başlığıyla iki hacimli cilt olarak Oxford Üniversitesi tarafından hazırlanan bu eseri VakıfBank Kültür Yayınları yedi kitaplık bir seri olarak Türk okuruna sunuyor. Erken Modern Avrupa Tarihi, Esaslar, erken modern dönemde değişen, ortaya çıkan, yeniden tanımlanan dokuz ayrı olguyu konu ediyor. Değişen coğrafya biliminin Avrupa’nın sınırlarını nasıl tanımladığını, iklim ve çevre şartlarının tarihsel rolünü, kamu kaynaklarının toplum sağlığını kontrol etmek için nasıl kullanıldığını, ulaşım ve iletişimin değişen toplumsal manalarını, nüfus dinamiklerini, matbaa ve kâğıt teknolojilerini, insanların değişen zaman algısını, yerel dillerin doğuşunu ve bilgi devrimi tartışmalarını özgün araştırmalarla değerlendiriliyor. Avrupa tarihi ve tarihçiliğinin bu rehber eseri, Türk tarihçiliğinde yeni ufuklar açacaktır.

245,00 ₺ 350,00 ₺

Güçlü Toplumlar ve Zayıf Devletler
İndirim %30

Joel S. Migdal

Güçlü Toplumlar ve Zayıf Devletler

Çevirmen: Onur İşci

Kategori: İnsan ve Toplum

Fransa’nın bir bölgesinde köylülerin akşam duaları uzun zaman şu satırı içermekteydi: “Bizi bütün kötülüklerden ve adaletten koru.” Elbette Fransa’nın köylüleri “adalet” ve adalet kurallarını temsil eden devletle olan belirsiz ve düşmanca ilişkilerinde yalnız değillerdi. Bu kitabın sayfalarında, insanlar ile onların hayatlarını yönetmek için adalet kuralları oluşturmaya çalışan devletler arasındaki bir takım merkezî ilişkileri tanıma fırsatını yakalayacaksınız. Neden bazı liderlerin vizyonlarını gerçekleştirmede daha çok, bazılarının ise daha az başarılı olduğuna ilişkin doyurucu cevaplar bulacaksınız. Birçok Asya, Afrika ve Latin Amerika ülkesi, ellerindeki kaynaklara rağmen, toplumlarının davranışlarını yönlendirmede neden bu kadar zorlanıyor? Buna karşılık, neden çok az sayıda başka devlet böyle bir kontrolü kolayca oluşturabiliyor? Başarısız yasaların ve sosyal politikaların devletin kendisi üzerinde nasıl bir etkisi var? Bu soruları yanıtlarken Migdal, Üçüncü Dünya’da devletin rolüne daha önce bakılmamış bir perspektiften bakıyor. Güçlü Toplumlar ve Zayıf Devletler, devlet-toplum ilişkilerine ve Üçüncü Dünya’daki ekonomik, siyasal reform olanaklarına yönelik yeni bir yaklaşım sunuyor: Devletin diğer sosyal örgütlerle mücadelesini öne çıkaran bir devlet-toplum ilişkileri modeli ve devletlerin bu mücadelelerde üstünlük kurmasını sağlayan özelliklerini ele alan bir teori.

207,20 ₺ 296,00 ₺

Ivan Osokin'in Tuhaf Hayatı
İndirim %30

Pyotr Demyanoviç Uspenski

Ivan Osokin'in Tuhaf Hayatı

Çevirmen: Eyüp Karakuş

Kategori: Edebiyat

“Bütün bunlar ne demek oluyor? Şu düşüncelerini bir anlığına durdurabilse ve onlara hükmedebilse bir anda her şeyi anlayacakmış gibi geliyor. Oysa kafasındakiler öylesine hızlı geçip gidiyor ki hiçbirini yakalayamıyor ve geriye her şeyin tepetaklak olduğu ve birbirine karıştığı –geçmişin gelecek, geleceğin geçmiş olduğu– düşüncesinden başka bir şey kalmıyor. Geleceğe bir an olsun geçmiş gibi bakabilse ya da böyle bir şeye cesaret edebilse, onu dün gibi rahatlıkla görebilirdi.” Eylemlerimizin sonuçlarını önceden bilmek geçmişte aldığımız kararları değiştirmeye yeter mi? İvan Osokin, hayatında yolunda gitmeyen her şeyin başlangıcı olarak gördüğü yatılı okul yıllarına dönmek ister. Böylece yaptığı hataları tekrarlamayacak, başarılı, mutlu ve huzurlu bir hayata kavuşacaktır. Büyücü’den kendisini geçmişe göndermesini ister. Yaşamında her şeyin başladığını düşündüğü “o an”a geri döner. Peki bir şeyleri değiştirebilir mi? Pyotr Demyanoviç Uspenski’nin kült romanı İvan Osokin’in Tuhaf Hayatı’nda Osokin’in zamanlar arası yolculuğunda kendisiyle, çevresiyle ve sonsuz döngüyle hesaplaşmasına tanık oluyoruz. Osokin’in içsel konuşmaları ve çekişmeleri hepimize tanıdık gelen sancıları hatırlatıyor. Ezoterizmin öncülerinden Uspenski’nin daha önce birkaç kez Türkçeye çevrilmiş bu klasikleşmiş romanını VakıfBank Kültür Yayınları ilk kez Rusçadan çevirisiyle edebiyatseverlerle buluşturuyor.

113,40 ₺ 162,00 ₺

Maceraperest Böcek Bilimci Evelyn
İndirim %30

Christine Evans

Maceraperest Böcek Bilimci Evelyn

Çevirmen: Zeynep İrem Çeven

Kategori: Çocuk

Evelyn, potansiyelini keşfetmeye meraklı küçük bir kız çocuğu, cesur bir genç, araştırmacı bir kadın! Koşullar ne olursa olsun seçeneklerini doğru değerlendirip harekete geçme cesaretini 1900’lerin dünyasında gösterebilmiş biri. Bu kitap kıymetli bir ömrün hikâyesini rengârenk resimlerle çocuklara sunuyor. Londra Hayvanat Bahçesi’ndeki böcek evini idare eden ilk kadın Evelyn’in hayatı, hedefe doğru kararlı bir şekilde yürümekten, engelleri aşmaktan ve tüm bu yolculuktan keyif almaktan bahsediyor! Böcekleri, doğayı ve insanın dayanıklılığını keşfetmek için: MACERAPEREST BÖCEK BİLİMCİ EVELYN: Dünyayı Dolaşan Bir Böcek Dostunun Gerçek Hikâyesi

126,00 ₺ 180,00 ₺

Platon ve Sokratik Diyalog: Edebî Bir Formun Felsefi Kullanımı
İndirim %30

Charles H. Kahn

Platon ve Sokratik Diyalog: Edebî Bir Formun Felsefi Kullanımı

Çevirmen: Halid Metin Yolcu

Kategori: Felsefe

Erken diyaloglardan Devlet’e doğru ilerleyen anlamlı bir tasarıma dair en makul açıklama yazarın niyeti ile ilgili hipotezdir. Çünkü bana kalırsa hepimiz örtülü bir biçimde böyle bir tasarım ve niyeti fark ediyoruz, konuşanın Platon olduğunu ve Devlet’in merkezî kitaplarında yalnızca Sokrates’in diyalog personasının konuşmadığını biliyoruz. Bizim için Platon diyalogların yazarıdır. Diyalogları birbirine bağlayan ve Devlet’te her biri bir araya gelen tematik hatlar ağının oluşturduğu birlik örüntüsü şunu söylememize müsaade eder: yazarın kastı işte bu. Literatürde tartışılmaz bir yere sahip olan, geçtiğimiz yüzyılın en önemli felsefe tarihçilerinden Charles H. Kahn Platon ve Sokratik Diyalog’da, Platon yorumculuğunda hâkim olan paradigmaya karşı ciddi bir eleştiri ve ikna edici bir alternatif sunuyor. Platon’un erken dönem eserlerinin, onun olgun felsefesinin açıklanması için bilinçli bir hazırlık olarak okunduğu kitapta, diyaloglar arasındaki farklılıklar filozofun düşüncesindeki aşamalar değil, gerçekliğe dair yeni ve alışılmadık bir görüşün sunulmasındaki farklı yön ve anlar olarak değerlendiriliyor. Kahn’a göre Sokratik diyaloğun kurgusal karakteri bir kez kabul edildiğinde, Platon’un erken dönem diyaloglarının tarihsel Sokrates’in felsefesini temsil ettiğini düşünmek için hiçbir neden kalmaz ve Devlet ile Phaidros’a kadarki tüm diyaloglar bütünleşik bir biçimde yorumlanabilir. Platon ve Sokratik Diyalog, Platon felsefesi ve literatürüne girmek için eşsiz bir fırsat sunuyor.

231,00 ₺ 330,00 ₺

Sosyal Zihin: Bilişsel Gelişimde Sosyal Etkileşimin Rolü
İndirim %30

Sosyal Zihin: Bilişsel Gelişimde Sosyal Etkileşimin Rolü

Kategori: İnsan ve Toplum

Bilişsel becerilerin çocukluktan itibaren nasıl geliştiği ve bu gelişimin hangi faktörlere bağlı olduğu uzun yıllardır farklı disiplinlerden araştırmacıların ilgisini çekmiştir. Bu konuyu gelişim psikolojisi ve sosyal psikoloji alanında yapılan araştırmaların bulguları üzerinden ele alan Sosyal Zihin, Bilişsel Gelişimde Sosyal Etkileşimin Rolü, sosyal yapılandırmacı görüşün argümanlarını temel alıyor ve çocuğun bilişsel gelişiminin yaşadığı sosyal ve kültürel atmosfer içinde, sosyal ilişkilerin desteğiyle gerçekleştiğini iddia ediyor. Özdüzenleme becerisinden ana ve ikinci dil edinimine, ahlak kurallarını öğrenmeden zihinselleştirmeye kadar pek çok bilişsel becerinin gelişimsel sürecine ışık tutan bu kitap, çocukların ebeveynleriyle, akranlarıyla ve öğretmenleriyle kurdukları ilişkilerin ve bu ilişkilerin yaşandığı sosyal ve kültürel ortamın erken yaştan itibaren bilişsel becerilere nasıl katkıda bulunduğunu açıklıyor. Alanlarında uzman akademisyen ve araştırmacıların Türkiye’de ve uluslararası yazında bilişsel gelişim konularını derlediği Sosyal Zihin, Bilişsel Gelişimde Sosyal Etkileşimin Rolü, çocukların bilişsel becerilerinin yalnızca biyolojik ve nörolojik olgunlaşmanın etkisiyle değil, sosyal ilişkilerin ve sosyo-kültürel çevrenin etkisiyle serpildiğini anlamak isteyen başta psikoloji olmak üzere bilişsel gelişimi merak eden tüm okurların ilgisini çekecektir.

154,00 ₺ 220,00 ₺

Sosyolojiyi Kurmak: Montesquieu, Tocqueville, Comte, Durkheim
İndirim %30

Enes Kabakcı

Sosyolojiyi Kurmak: Montesquieu, Tocqueville, Comte, Durkheim

Kategori: İnsan ve Toplum

Sosyolojinin kurucu isimlerinin önemli bir kısmı, canlı bir organizma olarak telakki ettikleri toplumun belirli evrensel yasalara tabi olduğunu iddia etmekteydiler. Onlara göre sosyolojinin birincil misyonu bu kanunları keşfetmekti. Toplumsal kanunlar bir kez keşfedildiğinde, toplumun hayatiyet ve işleyişine vakıf olunacak, gidişatı öngörülebilecek yani geleceğe dair spekülatif kestirimlerin ötesinde bilimsel hükümlere varmak mümkün olacaktı. “Tarihi bilinmedikçe, bir bilim tam olarak anlaşılamaz.” Comte’un bu lakonik ifadesi belki de en fazla, bizzat kurduğu ve “sosyoloji” adını verdiği bilim için geçerlidir. İsim babası tarafından bilimler hiyerarşisinin zirvesine yerleştirilen bu yeni bilim Fransa’da doğar, kurumsallaşır ve yirminci yüzyıl başlarında bilimsel meşruiyet ve özerklik kazanarak akademik bir disipline dönüşür. Elinizdeki bu kitapta, Durkheim’ın ifadesiyle “bir Fransız bilimi” olarak on dokuzuncu yüzyılda inkişaf eden sosyolojinin erken dönem tarihi, dört kurucu düşünürden hareketle incelenmektedir. Sosyolojinin doğuş ve kurumsallaşma sürecine damgalarını vuran Montesquieu, Tocqueville, Comte ve Durkheim; entelektüel biyografileri, düşünsel kaynakları, siyasal pozisyonları, toplumsal çözümlemeleri, kuram ve yöntemleri itibarıyla ele alınmaktadır. Sosyolojinin önde gelen dört Fransız kurucusunun orijinal metinlerini merkeze alan bu sentetik çalışma, onların bilim ve toplum anlayışlarındaki farklılıkları göstermeyi amaçlamakla birlikte aralarındaki benzerliklerin, düşünsel ilişki ve sürekliliğin altını çizmeyi de ihmal etmemektedir.

147,00 ₺ 210,00 ₺

Velâyetnâme
İndirim %30

Hâcı Bektaş Velî

Velâyetnâme

Kategori: Klasik

<i>Bir yere odun yığıp büyük bir ateş yaktılar. O kadar büyük ki odunların bir ucundan bakıldığında, diğer ucundaki atlı görünmüyor ve ateşin ısısından kimse yanına yaklaşamıyordu. Gülü Han, Can Baba’ya “Derviş gel, ateşe gir; verdiğimiz sözde duruyoruz.” dedi. Can Baba “Beni size Anadolu erenlerinin başı Hâcı Bektaş Velî gönderdi. Onun izniyle geldim. Beni imtihan için önce kazanda kaynattınız. İkinci kez bu ateşi yaktınız. Şimdi bu keşiş sizin din büyüğünüzdür. Gelsin o da benimle birlikte ateşe girsin. Hangimizin dini kuvvetli ise o ateşten çıksın.” dedi.</i> Gülü Han ve orada hazır olan beyler ve ulular hepsi ruhbanın yüzüne bakıp “Ey dinimizin ulusu, derviş seni ateşe girmen için davet ediyor, ne dersin?” dedi. Derviş onların yanında (karşı çıkmaya) utanıp “Girelim ne olacak?” dedi. Can Baba o keşişin elini tutup “Gel ateşe girelim.” dedi. Ateşe doğru yürüdüler. Keşiş “Ey gerçek er! Ben ne olacağımı biliyorum. Çocuklarım sana emanet.” dedi. Can Baba o ateşin içinde üç gün kaldı. Dördüncü gün ateş biraz azaldı. Gülü Han da adamlarıyla ateşe yaklaştı. Dervişin tek başına oturduğunu ve keşişin olmadığını gördüler. Gülü Han “Rahip nerede derviş?” dedi. Can Baba ateşten çıkıp avucunun içindeki ruhbanın parmaklarını Gülü Han’ın önüne bıraktı. “Bize elini verdi. Gönlünü vermedi. Gönlünü verseydi bir şey olmazdı.” dedi. Milletlerin manevi kültür mirası içerisinde yer alan destan, efsane, hikâye, masal vb. gibi anonim edebî eserler, zaman içerisinde onları meydana getiren topluluklarının duygu, düşünce, hayal, inanç ve değerleriyle birlikte tarihin derinliklerinde kalmış örf, âdet, gelenek, görenek, yaşam biçimleri ve maddi kültür unsurları hakkındaki verileri günümüze taşımakta bellek görevini görürler. Türklerin İslâmiyet’i kabul ettikten sonraki dönemlerde meydana getirdikleri ve halk arasında geniş yayılma sahası bulan evliya menâkıbnâme/velâyetnâmeleri de bu çerçevede değerlendirebileceğimiz eserler cümlesindendir. Türk-İslam dünyasında önemli bir yeri olan ve etkileri günümüze kadar ulaşan Hâcı Bektaş Velî; mutasavvıf, âlim ve Bektaşilik yolunun öncüsü olan tarihî bir şahsiyettir. Hâcı Bektaş Velî’nin hayatı, erkânı, kerâmetleri ve yolu üzerine müritleri tarafından bir araya getirilmiş menkabelerin toplamı olan bu eser, Dinî-Tasavvufî Türk Edebiyatı’nda yer alan menâkıbnâmeler içinde en tanınmış ve yaygın olanıdır. Hâcı Bektaş Velâyetnâmesi; Hâcı Bektaş’ın nesebi, doğumu, çocukluğu, Ahmed Yesevî ile münâsebeti, onun işaretiyle Anadolu’ya gelişinin anlatılmasıyla başlar. Daha sonra Hâcı Bektaş’ın Anadolu’ya geldikten sonraki hayatı, devrin diğer mutasavvıf ve ünlü şahsiyetleriyle olan münasebetleri, halîfelerinden bazılarının menkabelerinden seçmeler, vasiyetname ve ölümü ile devam eder. Yeni harfli orijinal metin ile günümüz Türkçesi metninin bir arada verildiği bu klasiği keyifle okuyacaksınız.

210,00 ₺ 300,00 ₺

Yapay Ekonomi
İndirim %30

Fabian Muniesa

Yapay Ekonomi

Çevirmen: Barış Arpaç

Kategori: İktisat

<i>“Belirtmeye çalıştığım şey tek bir finansal nesnenin mali değerinin bir tacir, satış sorumlusu, arka ofis çalışanı, risk yönetimi uzmanı, muhasebeci ya da avukat tarafından farklı bağlamlarda değerlendirilebileceği ve bu bağlamların her daim birbiriyle uyumlu olmadığıdır. Bu durum organizasyonda bir hata olduğunun, bankanın değerleme hakkında tek bir prensip belirlemekte başarısız olduğunun bir kanıtı mıdır? Durum pek öyle değil...” </i> Performans göstergeleri, değerleme formülleri, tüketici testleri, hisseler ya da finansal sözleşmeler gibi şeyler dışsal bir gerçekliği mi temsil ederler? Yoksa işaret ettikleri şeyi performatif bir biçimde oluştururlar mı? Yapay Ekonomi, ekonomik gerçekliği sürekli tasvir edilen bir gerçeklik olarak kabul ediyor ve bu süreci pragmatist bir bakış açısıyla ele alıyor. Kitap, ekonomide bir “şey”in nasıl meydana çıkarıldığına dair süreci keşfetmek için okuyucusunu bir seri farklı ampirik alanda –kamu yönetiminden borsaya, yatırım bankalarından pazarlamacılığa ve işletme fakültelerine– bir gezintiye çıkartıyor. Ekonomik nesnelerin tasvirinin aslında ekonomik nesneleri ürettiğini ve bir ekonomik eylemin simülakrumunun, bir gerçekleşme formu olduğunu gözler önüne seriyor. Ayrıca neyin ekonomik olup olmayacağının tartışmaya tabi olduğunu ve ekonomik gerçekliği sürekli tasvir ederek şekillendirmenin, uygulamalı bir sınavla yüzleşmek demek olduğunu gösteriyor.

140,00 ₺ 200,00 ₺

Yapay Zekâ: Disiplinlerarası Yaklaşımlar
İndirim %30

Yapay Zekâ: Disiplinlerarası Yaklaşımlar

Kategori: İnsan ve Toplum

“Yapay zekâ sizi sevmez ya da sizden nefret etmez. Siz sadece onun işini görmek için kullanabileceği atomlardan ibaretsiniz.” Eliezer Yudkowsky Yapay zekâ her geçen gün gelişmekte, hayatımızın her köşesine nüfuz etmektedir. Özellikle akıllı telefonların kullanımı ile birlikte yapay zekâ uygulamaları da yaygınlaşmış, öncesinde yapay zekâ ile hiç tanışmamış sıradan insanların bile yaşamlarında kendine yer bulmuştur. Örneğin, sadece bir kez girdiği reklam duyurusunun içeriğini oluşturan ürün ile ilgili birçok duyuruyu yine isteği dışında peşi sıra almaya başlayınca önceleri “Nereden biliyor?” diye şaşıran insanın bu işlemin ardındaki nedeni merak etmemesi elbette mümkün değildir. Hayatın bu kadar içine girmiş bir teknolojiye duyulan merakın her geçen gün artması, bu farkındalığın artık bireysel olmaktan çıkartılarak topluma mâl etme zamanının geldiğini gösteriyor. İşte bu kitap tam da bu amacı temel alarak hazırlandı. Elinizdeki bu eser, içerdiği konuların temelden başlanarak ele alınması ve yapay zekâ ile ilgili tartışmaları sadece teknik alanlar ile sınırlandırmayarak herkesin anlayabileceği şekilde sektör uzmanları ve akademisyenler tarafından hazırlanması ile yapay zekâ literatüründe öncü eserlerden biri olmaya aday. Kitap ayrıca Endüstri 4.0’ın odak noktası haline gelen yapay zekâyı, uygulama alanlarında görmek ve gerçek dünyada nasıl çalıştığını anlamak isteyenlerle birlikte yapay zekâyı kendi uygulama alanlarına dâhil etmek isteyenlerin de faydalanabilecekleri bir eser. Yapay zekânın ortaya çıkışının, bugüne kadarki gelişiminin ve günümüz örneklerinin anlatıldığı bu kitapta ayrıca, ele alınan alanlar açısından yapay zekânın mevcut ve potansiyel etkileri ile birlikte gelecekte bu alanları nasıl şekillendirebileceği üzerinde de durulmaktadır.

210,00 ₺ 300,00 ₺

Vamana Purana
İndirim %30

Yalçın Kayalı

Vamana Purana

Çevirmen: Yalçın Kayalı

Kategori: Klasik

<strong>Kitap Tanıtım Yazısı : </strong> Güçlü dinî meditasyon, dans, enstrümantal müzik, oruç, tanrıça bilgisi Gandharvaların dininin özellikleridir. Bilginin en iyisine sahip olma, eşsiz dünya deneyimi, kahramanlık inancı, Bhavānī’ye adanma Vidhyādharaların dininin özellikleridir. Bilim, müzik sanatı, Sūrya’ya adanma, çeşitli sanat becerilerine sahip olmak, dinin kurallarına uymak, Rīshilerin dininin gereklilikleri olarak bilinir. Vedaları ezberden okumak, hayırseverlik, ibadet, iyilik, şiddetten uzak durma, affedici olmak, duyguları kontrol etmek, Şankara’ya ibadet etmek, sinirli olmamak Yaksaların dininin göstergesidir. Klasik Hint-Sanskrit Edebiyatı’nı, belirli bir sınır içerisinde sunmaya çalışmak neredeyse olanaksızdır. Sanskrit diline dayanan bu edebiyatın uçsuz bucaksız derinliğinde insanoğlu, kendi tarihinin bütün deneyimlerini, tatlarını ve renklerini bulabilir. Hindistan’ın önemli kültür kaynakları arasında yer alan Purānalar, Vishnu ve Şiva inançlarını yayan Klasik Hint Edebiyatı’nın mühim eserleri arasında yer almaktadır. Vāmana Purāna, Hindu tanrı üçlemesini oluşturan tanrı Brahma, Vishnu ve Şiva’yı anlatan ya da öven efsanelerden oluşmaktadır. Ayrıca dinsel olgunluğa ulaşmak ya da söz konusu tanrıların merhametini kazanabilmek, lütuflarına sahip olabilmek için yapılması gerekenlerin anlatıldığı, görece anlaşılması güç bir eserdir. Eserde; dinsel kavramlar, cehennem betimlemeleri, krallar ya da hanedan üyelerinin hikâyeleri, öğüt verici bir üslupla anlatılmıştır. Tarihi yüzlerce yıl öncesine giden Vāmana Purāna, değindiği konular ve büyüleyici efsaneleriyle Hint halkının kültürel hareketliliği ve Hindu inancın geleneklerini ve öğretilerini yansıtan, keyifle okuyacağınız bir klasik.

147,00 ₺ 210,00 ₺

Afet Psikolojisi
İndirim %30

Mustafa Bilici

Afet Psikolojisi

Kategori: İnsan ve Toplum

<strong>Kitap Tanıtım Yazısı : </strong> “Afetler coğrafi sınırlarının çok ötesine uzanan derin bir bozulma yaratabilir. Psikolojik ve davranışsal tepkiler, bir afetin ardından en önemli halk sağlığı yükünü oluşturur. Müdahaleler kanıta dayalı olmalı, toplumun ihtiyaçlarına göre uyarlanmalı ve güvenliği, sakinleştirmeyi, toplumsal etkinliği, sosyal bağlılığı, umut ve iyimserliği geliştirmeye hizmet etmelidir.” Afetler, aniden meydana gelen, yıkıcı ve etkilenenlerin müdahale imkânının yetersiz kaldığı doğal olaylardır. Ekolojik ve ekonomik sonuçları daha çok gündem edilse de toplumların işlevlerini bozmaları, başa çıkma mekanizmalarını tahrip etmeleri bakımından afetlerin öncelikle psikolojik ve psikososyolojik sonuçları vardır. Afet Psikolojisi: Doğal Afetlerde Psikososyal Destek ve Müdahaleler kitabı, psikoloji ve psikiyatri alanlarında uzman olan isimlerin katkısıyla, afet sırasında ve sonrasında ortaya çıkan psikolojik etkilere dair kapsamlı bir inceleme yürütüyor. Afet psikolojisi alanındaki temel kavramları, teorik çerçeveleri ve araştırma bulgularını ele alarak afetlerin psikolojik etkilerini anlamaya yönelik bir temel çerçeve sunuyor. Başta ülkemiz olmak üzere tüm dünyada çeşitli doğal afetlerden etkilenen insanların psikolojik durumlarının anlaşılmasına ve afetzedeler için uygun psikososyal desteğin ve tedavinin sağlanmasına katkı sunma amacında olan kitap, akademisyenler, psikiyatristler, sosyal hizmet uzmanları, klinik psikologlar ve konuya ilgi duyan herkes için bir başvuru kaynağı olacaktır.

231,00 ₺ 330,00 ₺

Metafor
İndirim %30

David Punter

Metafor

Kategori: Edebiyat

<strong>Kitap Tanıtım Yazısı : </strong> Metafor dediğimiz şey nedir? Bu kitapta sunmaya çalıştığım iddialar ve verdiğim örnekler, “metafor”un tek, evrensel, tarihdışı bir tanımının olmayacağı gerçeğine işaret eder. Metafor, çeşitli zamanlarda ve çeşitli kültürlerde metaforun ne şekilde algılanmış olduğudur sadece. Bununla beraber, herhalde bu kavramı bu denli kifayetsiz bir vaziyette de bırakacak değiliz. “Metafor” ifadesinin, genellikle dilin bir hususiyetini veya belki de doğasında olan bir niteliğini simgelemek için kullanılmış olduğunu söyleyebiliriz. Bu, sürekli olarak kendisini aşan veya yayılıp serpilen bir niteliktir. En basit kelimeler bile (“kafa”, “ev”, “hayvan” gibi) bir ölçüde bağlama göre seçilebilecek olan ve kolay kolay reddedilemeyen veya kaçınılamayan alt anlamlara sahiptirler. Metafor, belki de kelimelerin bir başlarına bırakılamayacaklarını gösteren başlıca işarettir… David Punter’ın Metafor kitabı, metafor kavramının edebiyat, dil, kültür ve düşünce üzerindeki etkisini derinlemesine inceliyor. Kitap, metaforun tarihsel kökenlerini ve farklı kültürlerdeki rolünü ele alırken; edebî teori, felsefe, psikanaliz ve postkolonyal çalışmalarla olan ilişkisini inceliyor ve bu incelemelerini hem Batı hem de Doğu edebiyatından örneklerle zenginleştiriyor. Eserde, metaforun sadece dilbilimsel bir öge olmakla kalmayıp, aynı zamanda kültürel ve siyasi anlatıları şekillendirmedeki rolüne de dikkat çekiliyor. Akademik derinliği ve kapsamlı analizi ile Metafor; dil, edebiyat ve kültürel çalışmalar alanında önemli bir başvuru kaynağıdır. Bu çalışma, metaforun dilimizdeki ve düşünce yapımızdaki yerini yeniden değerlendirirken, okuyucuya zengin teorik perspektifler sunuyor.

183,40 ₺ 262,00 ₺

Karakter
İndirim %30

Amanda AndersonRita FelskiToril Moi

Karakter

Çevirmen: Alara Çakmakçı

Kategori: Edebiyat

<strong>Kitap Tanıtım Yazısı : </strong> “Birçoğumuz bir roman ya da filmdeki bir karakterle aramızda bir bağ hissetmişizdir: ya ona bir yakınlık duyarız ya da onunla aynı tepkiyi veririz. Bu bağı, onunla özdeşleştiğimizi söyleyerek açıklarız. Peki ama tam olarak nasıl bağlanıyoruz? Ne tür bağlar kuruluyor? Eleştirmenler, genellikle özdeşleşmeden bahsederken bir umursamazlık söz konusudur: Bu deneyim, tam olarak görülmeden hemen yargılanır. Genellikle utanç verici görünür ve –diğer insanların (yani naif, eğitimsiz ve duygusal insanların) yaptığı bir şey olarak algılanır. Hâlbuki özdeşleşme, bir seçenek olmaktan ziyade varsayılan bir durumdur: bir özelliktir, hata değil.” Toril Moi, Rita Felski ve Amanda Anderson’ın edebi karakteri yeniden ve kapsamlı biçimde ele aldıkları Karakter kitabı, üç temel makaleden oluşuyor. Her biri keskin bir bakış açısı sunan üç bölüm boyunca, alanında uzman akademisyenler, edebi çalışmaların manzarasını yeniden şekillendiren dinamik bir diyalog oluştururlar. Moi, karakter eleştirisinin marjinalleştirilmesine yol açan teorik temelleri cesurca sorgular, onların içsel kusurlarını açığa çıkarır. Felski, özdeşleşme kavramının karmaşık dokusuna dalıp, akademik tartışmalardaki çok yönlü doğasını ve kalıcı önemini irdeler. Anderson, karakter analizi, ahlaki soruşturma ve edebi yapı dinamikleri arasındaki simbiyotik ilişkiyi aydınlatarak karakter ve form arasındaki etkileşim üzerinde durur. Bu çalışma, kurgusal karakterlerin doğası hakkında yeni bakış açıları sunarak sadece alanı canlandırmakla kalmıyor, aynı zamanda okuyucuları edebiyatta karakterlerin rolü ve önemi hakkındaki varsayımlarını yeniden gözden geçirmeye zorluyor.

140,00 ₺ 200,00 ₺

Amerika Birleşik Devletleri Tarihi
İndirim %30

Jill Lepore

Amerika Birleşik Devletleri Tarihi

Çevirmen: İrem G. Şalvarcı - Barış Arpaç

Kategori: Tarih

<strong>Kitap Tanıtım Yazısı : </strong> Amerikan deneyi, Thomas Jefferson’ın “Bu gerçekler” dediği üç farklı siyasi fikre dayanıyordu: Politik eşitlik, doğal haklar ve halkın egemenliği. Jefferson, 1776 senesinde, Bağımsızlık Bildirgesi’nin bir taslağında, “Biz bu gerçekleri kutsal ve yadsınamaz kabul ediyoruz” diye yazmıştı … Bu fikirlerin kökleri Aristoteles kadar antik, Genesis kadar eski ve dalları bir meşenin dalları kadar uzundu. Bunlar bu ulusun kuruluş ilkeleridir; bunlar ilan edilerek ulus oluşmuştur. Takip eden asırlarda bu ilkeler el üstünde tutulmuş, yerilmiş, bunlara karşı çıkılmış, onlar için ve onlara karşı mücadeleler verilmiştir. Jill Lepore’un, Amerika Birleşik Devletleri Tarihi kitabı, Amerika’nın başlangıcından günümüze kadar uzanan mücadeleler ve çelişkilerle dolu tarihine yönelik kapsamlı bir inceleme yürütüyor. Bu uzun tarihi, “Fikir” (1492-1799), “Halk” (1800-1865), “Devlet” (1866-1945) ve “Makine” (1946-2016) şeklinde dört temel konu ve başlık altında tartışıyor. Lepore’un bu kapsamlı incelemesi, Amerikan ulusunun ideolojik temellerini ve tarih boyunca bu temellerin nasıl tezahür ettiğini, yalnızca siyasi liderlere ya da önemli olaylara değil, aynı zamanda dönemin toplumsal olaylarına, ekonomik değişimlere ve kültürel gelişmelere de değinerek ortaya koyuyor. Birleşik Devletler’in, temel idealleri olarak gördüğü özgürlük, eşitlik ve halkın egemenliği gibi kurucu ilkeleri sorgulayarak, bu idealleri, kölelik, ırkçılık, kadın hakları ve göçmenlik vb. konulardaki mücadelelerle iç içe geçirerek ele alıyor. Bu doğrultuda Amerikan demokrasisinin zayıflıklarını ve sınırlarını tartışan Lepore, bir yandan da ulusal kimlik ve demokrasi kavramlarının dönüşümü bağlamında Amerikan toplumunun çeşitli kesimlerinin bu süreçteki rollerini ve birbirleriyle olan etkileşimlerini göstermeye çalışıyor. VakıfBank Kültür Yayınları olarak okurla buluşturduğumuz Lepore’un bu eseri, Amerikan tarihini anlamak bakımından temel bir kaynak olmasının yanı sıra, Amerikan toplumunun güncel meselelerini ve istikbaldeki yerini anlamak için bir kılavuzdur.

490,00 ₺ 700,00 ₺

Mevlid-i Şerîf
İndirim %30

Süleyman Çelebi

Mevlid-i Şerîf

Kategori: Klasik

<strong>Kitap Tanıtım Yazısı : </strong> Allāh adın ẕikr idelüm evvelā Vācib oldur cümle işde her ḳula Allāh adın her kim ol evvel aña Her işi āsān ide Allāh aña Her nefesde Allāh adın di müdām Allāh adıyla olur her iş tamām ‘Aşḳ-ıla gel imdi Allāh eydelüm Derd-ile göz yaşı-la āh idelüm Mevlid, bildiği en güzel çiçeği “Muhammed teridir.” diyerek baş tacı eden bir milletin, Peygamber sevgisini, asırlar boyu, yedi iklim üzerinde ilmek ilmek dokuduğu bir edebî zevkle harmanlanan zirve bir metindir. Mevlid, yazıldığı günden bugüne bütün Osmanlı coğrafyasında ve hatta Osmanlı Devleti sınırlarını da aşarak Türk dünyasının çoğu bölgesinde de tanınan ve sevilerek okunan, okutulan bir eser olmuştur. Şeyh Hamdullah Efendi, eserleriyle aklâm-ı sittenin bütün nevilerinde, özellikle nesihte Türk zevkine uygun şekil ve ölçüleri geliştirmiştir; onun çalışmalarından sonra olağanüstü güzel ve okunaklı bir yazı haline gelen nesih, mushaf hattı olarak benimsenmiştir. Etkileri günümüze kadar devam eden bir mektep sahibi olması itibarıyla “Şeyhü’l-hattâtîn” olarak anılan Şeyh Hamdullah Efendi de hat sanatının zirve şahsiyetlerindendir. Prof. Dr. M. Fatih Köksal tarafından, ihtiva ettiği değerlere yakışır bir titizlik ve ciddiyetle ele alınarak gün ışığına çıkarılan bu kıymetli eser, kökleriyle barışık her kitapseverin kütüphanesinde mutena bir yer bulacaktır.

252,00 ₺ 360,00 ₺

Avrupalı Nedir ?
İndirim %30

Dag Nikolaus Hasse

Avrupalı Nedir ?

Çevirmen: Selahattin Akti

Kategori: İnsan ve Toplum

<strong>Kitap Tanıtım Yazısı : </strong> Güçlü bir cazibeye sahip olan “Avrupa” kelimesi birçok insan için düşünce ve din özgürlüğü, demokrasi, eşitlik, hukukun üstünlüğü ile özgürce gelişen bir kültür umudunu temsil ediyor. İkinci Dünya Savaşı ve Holokost’tan sadece birkaç on yıl sonra varılan bu nokta, şaşırtıcı derecede olumludur. Ama aynı zamanda, Avrupa’ya olan bağlılık hissinin başta Avrupalılar olmak üzere pek çok insanda zayıf olduğu da şikâyet konusudur. Bu nedenle, “Avrupa” ifadesini, onu oluşturan ve bir arada tutan şeyleri tanımlayan fikirler, değerler ve kültürel geleneklerle doldurmaya yönelik pek çok girişim olmuştur. Avrupalı Nedir?, yazarının açık uçlu bir Avrupa kavramını teşvik etmesiyle diğer girişimlerden farklı bir yerde duruyor. Avrupa hakkında konuşmayı sömürgecilikten kurtaran ve romantiklikten arındıran iki yönlü bir değişime çağırıyor. Bu şekilde düşünmenin, Avrupa kavramının tarihindeki iki dönemden -1700’lerdeki Aydınlanma ve sömürgeci dönem ile 1800’lerdeki Romantik dönem- kaynaklanan düşünce biçimlerinin üstesinden gelmeyi mümkün kılacağını iddia ediyor. Felsefe tarihçisi ve oryantalist Dag Nicolaus Hasse’nin Avrupalı Nedir? kitabı yapay Avrupa fikirlerinin bir eleştirisini sunuyor ve gerçekçi bir Avrupa kavramı geliştiriyor.

126,00 ₺ 180,00 ₺

Mavi Gökyüzü
İndirim %30

Galsan Tschinag

Mavi Gökyüzü

Çevirmen: Orhan Düz

Kategori: Edebiyat

“Gerçekten hayatımda yeterince zor zamanlar geçirdim. Yine de hayatımın farklı dönemlerinde ve değişik iş kollarında kendimi mutlu ve huzurlu hissettim, çünkü bana bahşedilmiş hayat hem uzun hem de verimli oldu. Uzun diyorum çünkü tek bir bedende ve tek bir ömürde insanlığın şimdiki durumuna yükselmek için geçmek zorunda olduğu neredeyse her aşamayı deneyimleme ayrıcalığına sahip oldum. Avcı toplayıcılık ve çobanlık yaptım; okula gittim, üniversite öğrencisi ve sonra profesör oldum; sendikada gazetecilik yaptım, gölge politikacı ve daha pek çok şey oldum. Bugün ise bir kabilenin reisi, şifacı, yazar, baba ve aynı zamanda büyükbabayım.” Otobiyografik bir üçlemenin ilki olan Mavi Gökyüzü, Galsan (Tschinag) Çınak’ın kendi okul öncesi dönemini aktardığı iç burkan bir hikâyedir. Moğol Altay Dağları’nın yüksek platolarında varlığını sürdüren Tuva halkının geleneğini tevazu ile aktaran hikâyedeki hüzün, sadece bozkırdaki göçer çobanların ıssız yaşamında ve zorlu iklim şartlarındaki hayat mücadelesinde değil, Galsan Çınak’ın farklı dünyalara ait kimlikleri arasındaki gidiş gelişlerinde de hissettirir kendini. Tuva geleneğine özgü masal ve destan motifleriyle incelikli şekilde örülmüş hikâyede yaşam mücadelesinin ve ölümün çeşitli yüzleri, Tuva kültürüne özgü dünya görüşüyle okuyucuya aktarılmıştır. Elinizdeki bu eser, her ne kadar kontrol edilebilir gibi görünse de, aslında kontrolün dışında olan doğa şartlarının karşısında çaresiz olan insanın büyüklenmesinin ne kadar büyük bir hata olduğunu yüreğimize dokunan yalın hikâyelerle bize anlatmaya çalışıyor.

154,00 ₺ 220,00 ₺

Gri Yeryüzü
İndirim %30

Galsan Tschinag

Gri Yeryüzü

Çevirmen: Emre Güler

Kategori: Edebiyat

<strong>Kitap Tanıtım Yazısı : </strong> Neye benziyorum ben, utanmadan ve korkusuzca Bagşı diye çağırıldığım hâlde? Lama olarak çıplağım. Yine de her şey olacağına varıyor. Mesele şu ki pelerin, sutra, davul, çan, yağ kandilleri için kâseler ve geri kalan her şey içimde saklı. Zaman bunu gerektiriyor. Fakat nasıl ki tahtsız, taçsız krallar insanların bedenlerine hükmetmeye başladıysa, şavıdsız, aynasız şamanlar ve davulsuz, çansız lamalar da insanların ruhlarına hükmedecek. Galsan Tschinag, etnograf titizliğiyle örülmüş biyografik üçlemesinin ikinci eseri olan Gri Yeryüzü’nde, değişim ve gelenekler arasında kalan çocukluğunu öykülemeye devam ediyor. Moğolistan’da yaşayan Altay Tuvaları’nın kültürüne ve geleneklerine dair ayrıntılı tasvirlerin, rejimin soğuk yüzüyle iç içe örüldüğü bu eser, Şamanlar’dan çalınanları ve onların nasıl “çıplak” bırakıldığına dair arka planı sarsıcı öykülerle anlatıyor. Tschinag, öykülerle rejimin ideolojisini ve Şamanlığı bir zıtlık olarak ortaya koyarken, sosyalizm dönemine ait siyasi eleştirilerini ve bazen de alaylı hicivlerini kaleme almaktan sakınmıyor. Yazarın ilk kitabı Mavi Gökyüzü’nün devamı olan Gri Yeryüzü VakıfBank Kültür Yayınları ayrıcalığıyla okurlarıyla buluşmayı bekliyor.

168,00 ₺ 240,00 ₺

DİVAN
İndirim %30

Yûnus Emre

DİVAN

Kategori: Klasik

<strong>Kitap Tanıtım Yazısı :</strong> Eseri yayına hazırlayan Orhan Kemal Bey’in soyisim değişikliği sebebiyle esere yeni ISBN alınmıştır. Bir önceki baskı ile içerik anlamında herhangi bir fark yoktur. <strong>Arka kapak yazısı:</strong> Benüm bunda karârum yok ben bunda gitmege geldüm Bâzirgânam metâ‘um çok alana satmaga geldüm Ben gelmedüm da‘vî-y-içün benüm işüm sevi-y-içün Dostun evi gönüllerdür gönüller yapmaga geldüm Dost esrigi deliligüm âşıklar bilür neligüm Degşüriben ikiligüm birlige bitmege geldüm O hocamdur ben kulıyam dost bagçesi bülbüliyem Ol hocamun bagçesine şâd olup ötmege geldüm Bunda biliş olan cânlar anda bilişürler-imiş Bilişüben hocam-ıla hâlüm arz itmege geldüm Yûnus Emre âşık olmış ma‘şûka derdinden ölmiş Girçek erün kapusında hâlüm arz itmege geldüm <!-- yunus emre -->

238,00 ₺ 340,00 ₺

Adem Amca ve Yaren: Bir Balıkçı ile Leyleğin Dostluk Hikâyesi
İndirim %30

Alper Tüydeş

Adem Amca ve Yaren: Bir Balıkçı ile Leyleğin Dostluk Hikâyesi

Kategori: Çocuk

Adem Amca ve Yaren’in hikâyesi birçok insana ulaştı. Onların dostluğu sayesinde insanlar leyleklere ve göçmen kuşlara başka bir gözle bakmaya başladılar. İnsan ve hayvan arasında kurulabilecek irtibatın en güzel örneklerinden biri Adem Amca ve Yaren’in hikâyesi. Bu kitap, bir leylekle arkadaş olan balıkçı Adem Amca’nın hayatının bu karşılaşmadan nasıl etkilendiğini anlatıyor. Öyle ki Yaren, sadece Adem Amca’nın değil tüm köyün, bu hikâyeye şahit olanların ve bu dostluktan haberdar olan herkesin hayatını değiştirmeye DEVAM EDECEK.

154,00 ₺ 220,00 ₺

27 Mayıs'ın Kayıp Anayasası
İndirim %30

Cemil Koçak

27 Mayıs'ın Kayıp Anayasası

Kategori: Tarih

… Meselenin püf noktası buradaydı, çünkü genel ve eşit oy, “aydınlar katından” bakıldığında, büyük ölçüde cahil bir seçmen çoğunluğunun ana tercihini yansıtıyordu ve 1950 sonrasındaki bütün siyasal tecrübeler, bu ana tercihin çok büyük ölçüde Demokrat Parti ya da onun benzerlerine yöneldiğini açıkça göstermişti. Bu ana eğilimi, en azından kısa ya da orta vadede kırabilecek ya da tersine çevirebilecek bir yöntem bilinmiyordu. Eğitimin toplumun önemli bir kesimini “aydınlatması” için uzun zaman geçmesi gerekecekti çünkü... 27 Mayıs askerî darbesi Türkiye’nin 1950 seçimleri ile başlayan demokrasi yolculuğunun en önemli kırılma noktalarından birini teşkil etti. Darbenin mimarları 1924 Anayasa’sının yeni bir Demokrat Parti iktidarına yol açabileceğinden korkmuş ve bunun için tedbirler almak istemişlerdi. Yeni bir anayasa bu tedbirlerin temel taşını oluşturacaktı. İstanbul Üniversitesi Rektörü Ordinaryüs Prof. Dr. Sıddık Sami Onar başkanlığında teşkil edilen komisyonun darbeden hemen sonra hazırladığı “1960 Anayasası”, 1961 Anayasası’nın gölgesinde kaldı ve tarihin tozlu rafları arasında kaybolup gitti. Darbeler tarihi ve Türkiye’de demokrasinin serencamı konusunda Türkiye’nin saygın otoritelerinden biri olan Cemil Koçak’ın kaleminden 27 Mayısçıların bu ilk ve kayıp anayasa taslağının tartışmaları ve zıtlaşan dünya görüşleri Türkiye’nin yakın tarihi için bilinmeyen bir kapıyı aralıyor.

140,00 ₺ 200,00 ₺

Akis Dergisi: Nazik İhtilal( 1960)
İndirim %30

Cemil Koçak

Akis Dergisi: Nazik İhtilal( 1960)

Kategori: Tarih

Akis Dergisi serisinin üçüncü cildi, derginin 27 Mayıs’ı takip eden altı ayda yayınlanan sayılarını inceliyor. Cemil Koçak bu ciltte Türk demokrasi tarihinin üzerinde vurguyla durulması gereken bu askerî darbenin zihniyet dünyasını, dönemin belki de en muhkem yayın organı üzerinden okuyor. Yassıada yargılamalarını anbean takip eden Akis’in ayrıntılı tasvirleri yakın tarihin söz konusu kritik meselesi için yeni bir başvuru eseri. Menderes ve Demokrat Parti döneminin son aylarında kapatılan dergi, 27 Mayıs’tan birkaç gün sonra -elbette intikam hırsıyla- tekrar yayına başlamış ve ilk sayısında okurlarını ihtilalin nasıl ve kimler tarafından gerçekleştirildiği ve hangi amaca hizmet ettiği hususunda bilgilendirmiştir. Bu açıdan Akis kamuoyunda bu “nazik ihtilali” anlatan ve onun meşruiyet zeminini oluşturan en önemli unsurlardan biriydi. Derginin, ihtilalin üzerinden henüz birkaç gün geçmeden ve ancak ihtilali planlayanların bilebileceği ayrıntılara vâkıf olması epey düşündürücüdür ve tesadüfle izahı zordur. Bu dönemde Akis artık muhalefetin değil, iktidarın sesidir. İhtilal sonrasında yüz elli binlere ulaşan tirajıyla halkın ve siyasetçilerin hadiselere bakışını kendi pozisyonuna göre şekillendiren dergi, tarih kitaplarında DP iktidarının kaleminin kırıldığı Yassıada sürecinin ele alınışındaki iticiliğin ve hafifliğin de müsebbidir. Öyle ki Yassıada literatürünün başlıkları, temel meseleleri, kavramları ve en önemlisi de o nahoş üslubu Akis’in yazılarıyla inşa edilmiştir. 27 Mayıs sürecinin âdeta röntgenini çeken, Cumhuriyet devrinin siyaset, toplum ve düşünce iklimini incelikleriyle resmeden Akis Dergisi, “Nazik İhtilal”, Yassıada’da gerçekte ne olduğunu sorgulayan, Türk siyasetinin ve demokrasisinin tarihini derin bir perspektifle okumak isteyen herkes için eşsiz bir başvuru kaynağı.

239,40 ₺ 342,00 ₺

Akis Dergisi: Öfke ve İsyan (1957-1960)
İndirim %30

Cemil Koçak

Akis Dergisi: Öfke ve İsyan (1957-1960)

Kategori: Tarih

Cemil Koçak’ın kaleme aldığı Akis Dergisi serisinin ikinci cildi, 1957 seçiminden 27 Mayıs 1960’a kadar geçen yaklaşık iki buçuk yıllık dönemde günden güne artan siyasi tansiyonun dergi tarafından nasıl yansıtıldığını resmediyor. 1954-1957 döneminde “ümit ve hayal kırıklığı” arasında gidip gelen ruh hâlinin açık bir “öfke ve isyan”a dönüşmesi ve ihtilale giden yolun taşlarının bu “öfke ve isyan” havası ile döşendiğini gözler önüne seriyor. Hemen herkes tarafından CHP’nin resmî yayın organı olarak okunan Akis, “Demokratlar-Halkçılar” kavgasının bu son perdesinde, CHP muhalefetinin siyasal ve ideolojik istikametini çizmişti. Demokrat Parti iktidarının meşruiyetinin törpülenmesinde de Akis’in rolü kritikti. Başta Güney Amerika ve Orta Doğu olmak üzere; 1950’ler boyunca bütün dünyayı saran askerî ihtilal ve devrim hareketlerini her ayrıntısı ve gizli-açık paralellikleriyle sayfalarına taşıyan Akis, ‘diktatörlüklere karşı meşru devrimler’ anlayışını oluşturmak gayesiyle, 27 Mayıs’ın fikriyatını temellendirmişti. Dergi, bu dönemde her türlü siyasi yumuşamanın şiddetle karşısında dururken; İsmet İnönü’nün şahsı etrafında kenetlenen CHP muhalefetinin de en önemli sözcüsü konumundaydı. Akis’in rolü ve önemi siyasi istikamet çizmekten daha fazlaydı: “Aydınlar” olarak adlandırdığı bir zümrenin dünya, Türkiye, siyaset, toplum, kültür ve hayat tarzına dair anlayış ve görüşlerini şekillendirmeyi vazife edinen derginin aynasında Cumhuriyet’in birkaç nesli için hâkim ideoloji hâline gelmiş bir siyaset ve dünya görüşünü okumak mümkündür. Akis Dergisi: Öfke ve İsyan (1957-1960), Demokrat Parti iktidarının son dönemine dair tarihyazımının en önemli kaynaklarından ve başvuru eserlerinden biri olacaktır.

231,00 ₺ 330,00 ₺

1950'ler Türkiye'sinde Edebiyat Dergileri
İndirim %30

Aslı Uçar

1950'ler Türkiye'sinde Edebiyat Dergileri

Kategori: Edebiyat

Aslı Uçar’ın Bilkent Üniversitesi Türk Edebiyatı bölümündeki lisansüstü çalışmalarının ürünü olan 1950’ler Türkiye’sinde Edebiyat Dergileri, Türkçenin hem düzyazı hem şiir bakımından en bereketli dönemlerinden birini ele alıyor. Yazar gayet ustaca bir bakışla, dönemin milliyetçi-muhafazakâr temayüllere sahip edebiyat dergilerinden Kemalist ve Batıcı çizgide olanlara değin geniş bir yayın listesinin içinden, ilginç ayrıntılarla dolu ve hayli renkli bir terkip çıkarıyor. Türkiye’nin Demokrat Parti iktidarıyla geçen 1950’li yıllarındaki politika ve poetika bağlantısını gözeterek kaleme alınan kitapta, Attila İlhan’dan Cemal Süreya’ya, Yaşar Nabi Nayır’dan Mehmet Çınarlı’ya edebiyatçılar arası diyalogları da takip etmek mümkün. Aslı Uçar’ın çalışması, her biri Türk edebiyatı tarihi için büyük değer taşıyan Varlık, Mavi, Hisar, Pazar Postası ve Yeditepe gibi dergiler arasında çok öğretici bir gezinti sunuyor.

91,00 ₺ 130,00 ₺

Haykırış
İndirim %30

Lu Xun

Haykırış

Çevirmen: Turdi M. Kara

Kategori: Edebiyat

<strong>Kitap Tanıtım Yazısı : </strong> Haykırış, modern Çin’in en önemli edebiyatçılarından Lu Xun’un kaleminden çıkan ve dönemin acılarını, değişim arzusunu ve devrimci fikirlerini güçlü bir şekilde yansıtan kısa hikâyelerden oluşuyor. 20. yüzyılın başlarındaki toplumsal ve politik çalkantılar içinde yaşamış bir entelektüel olarak Lu Xun, Çin’in imparatorluktan cumhuriyete ve komünist rejime geçiş sürecindeki sorunları cesurca dile getiriyor. Ülkenin geri kalmasında temel etkenler olduğunu düşündüğü geleneksel kültür ve yaşam tarzına karşı edebiyatı bir uyanış ve değişim aracı olarak gören Lu Xun, 1919’daki 4 Mayıs Hareketi’nden Marksist dünya görüşünü benimseyen komünistlere kadar pek çok devrimci harekete ilham veren hikâyeleriyle şimdi Türkçede. Edebiyatın gücü ve toplumsal değişim üzerindeki etkisini Modern Çin edebiyatının öncülerinden birinde görmek için Lu Xun’un Haykırış’ını sizlere sunuyoruz…

196,00 ₺ 280,00 ₺

Kan ve Demir
İndirim %30

Katja Hoyer

Kan ve Demir

Çevirmen: Sinan Çakır

Kategori: Tarih

<strong>Kitap Tanıtım Yazısı : </strong> “Devrin büyük meseleleri müzakerelerle ve çoğunluğun tercihleriyle değil, demir ve kanla karara bağlanacak.” Otto von Bismarck “Almanya’yı zengin ve umut vaadeden bir geleceğe sahip topraklarda diğer ülkelerle rekabetten dışlamanın tavsiye edilmeyeceğine en baştan beridir inanıyoruz. [...] Kısacası kimseyi gölgemize düşürmek istemiyoruz, ama güneşteki yerimizi de talep ediyoruz.” Bernhard von Bülow 1871’den önce Almanya henüz bir ulus değil, sadece bir fikirdi. Otto von Bismarck’ın önünde zorlu bir görev vardı. Otuz dokuz ayrı devlet tek bir Kayser’in hükmü altına nasıl girebilirdi? Birleşebilse bu genç Avrupa ulusu Britanya ve Fransa imparatorluklarına rakip olacak güce sahip olabilir miydi? Yoksa böyle bir gaye bu ulusun sonunu mu getirecekti? Katja Hoyer, modern tarihin akışını değiştirecek elli yıllık bir macerayı kitabına konu ediyor. Bismarck’ın Realpolitik’inden II. Wilhelm’in Weltpolitik’ine Alman İmparatorluğu’nun kan ve demirle geçen bir devrini akıcı bir şekilde okura sunan bu kitap 20. yüzyılın insanlık felaketlerini anlamak için bir rehber.

196,00 ₺ 280,00 ₺

Esrarengiz İstanbul
İndirim %30

Münir Süleyman Çapanoğlu

Esrarengiz İstanbul

Kategori: Edebiyat

<strong>Arka Kapak Yazısı:</strong> İcabında kavgacıları ayırırlar, kanlı bıçaklı düşmanları barıştırırlar, racon keserler, söz dinlemeyenlerin ağızlarına birer tokat atıverirlerdi. Esnaf arasında sözleri çok geçerdi. Dik ve çevik adamlardı. Eskiden kalma bir itiyatla [alışkanlıkla], hâlâ sol omuz inik, sağ omuz kalkık yürürler, afili afili konuşurlar, fıskiye gibi tükürüklerini ta ileriye püskürürlerdi. Feslerini, yine eski tertip eğri, kaş üstüne kadar eğik giyerlerdi. Bu külhanbeylere, kabadayılara mahsus giyiş tavrı idi. Yirminci yüzyıl Türk basınının önde gelen isimlerinden Münir Süleyman Çapanoğlu’nun (1894-1973) sağlığında kitap olarak yayımlanmak şansı bulamayan çalışması Esrarengiz İstanbul, Sultan II. Abdülhamid döneminden (1876-1909) başlayarak Meşrutiyet’e ve 1920’lere uzanan yeraltı dünyasını, kabadayıları, külhanbeylerini, karanlık sokakları ve belli yerlerde de batakhaneleri, meyhaneleri ve gazinoları anlatıyor. Kabadayıların kaç çeşidi vardı? İsim isim, semt semt kabadayılar neredeydi ve vukuatları nelerdi? Hangi silahları, nasıl kullanırlardı? Argoları, jargonları, raconları neydi? Kabadayıların siyasetle ilişkisi, mafya döneminden çok önce nasıl başlamıştı? Sadece kabadayılar mı? Hayatlarında eğlencelerin mühim bir yer tuttuğu hovardalar, çapkınlar nasıl âlem yaparlar, nerelerde eğlenirlerdi? Meyhanelerin müdavimi şairler ve edipler kimlerdi? Sizleri bu kitapta, 100-120 yıl evvelki İstanbul’un karanlık ve esrarengiz binbir âlemi ve çehresi bekliyor…

315,00 ₺ 450,00 ₺

Uykucular
İndirim %30

Maite Pérez ve Xaviera Torres

Uykucular

Çevirmen: Merve Kalınbacak

Kategori: Çocuk

<strong>Kitap Tanıtım Yazısı : </strong> FAVORİ UYKUCUNU SEÇMEYE HAZIR MISIN? Havada, su altında ve yer altında... Uykuya hazırlanan bir sürü hayvan var! Tek gözü açık uyuyan timsahlar, akrobatlar gibi boyunlarını bükerek uyuyan zürafalar, grup hâlinde uyuyan mirketler ya da uyumak için bir mukus topunun içine kıvrılan papağan balıkları.

168,00 ₺ 240,00 ₺

Karanlıkta Parlayan Meraklı Canlılar
İndirim %30

Zoë Armstrong

Karanlıkta Parlayan Meraklı Canlılar

Çevirmen: Zeynep İrem Çeven

Kategori: Çocuk

<strong>Kitap Tanıtım Yazısı : </strong> Dünyamızı biyolüminesan ateş böcekleri ve fener balıkları, biyofloresan kurbağalar ve uçan sincaplar gibi ışıl ışıl parlayan şaşırtıcı canlılarla paylaşıyoruz. PEKİ AMA NEDEN VE NASIL PARLIYORLAR? Bu göz kamaştıran canlıları keşfetmeye hazır olun!?

168,00 ₺ 240,00 ₺

E-Posta Adresiniz

Yeni çıkan kitaplar, kampanyalar ve tüm yeniliklerden haberdar edelim.

Üyelik Sözleşmesi, Aydınlatma Metni’ni ve Gizlilik ve Çerez Politikası’nı okudum, anladım ve onaylıyorum.

Lütfen Üyelik Sözleşmesi, Aydınlatma Metni ve Gizlilik ve Çerez Politikası metinlerini onaylayınız!