Cumhuriyet ve Çocuk

Bir toplumun geleceğini anlamak için Cumhuriyet ve Çocuk

Meryem Selva İnce; Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki çocukluk algısını ve toplumsal hafızayı yeniden şekillendiren Cumhuriyet ve Çocuk isimli kitapta farklı yazarların makalelerini bir araya getirmiş. Ortaya çocuk edebiyatının, toplumsal mühendisliğiyle buluştuğu bir başvuru kaynağı çıkmış
 

Cumhuriyet'in kuruluşunun 100'üncü yılı geride kalsa da, geride kalan döneme ilişkin çalışmalar Türkiye Cumhuriyeti'nin geleceği ve gelecek tasavvurumuz için büyük önem taşıyor. VakıfBank Kültür Yayınları'ndan çıkan, editörlüğünü Meryem Selva İnce üstlendiği Cumhuriyet ve Çocuk / 100. Yılında Çocuk Çalışmalarına Disiplinler Arası Bir Bakış kitap da içerisindeki makalelerle farklı konularda araştırmalarla önemli bir kaynakça olacak. Hatta bir adım daha atarak, her bölümün sonundaki o konuya dair kaynakçalarla önemli bir başvuru kaynağı olacaktır diyebiliriz.

Yayın danışmanın da Ekrem Demirli olduğuna dikkat çekelim. Kitaptaki makalelerde incelenen konulara bakarsak; cumhuriyetin ilk dönemindeki ders kitapları, mimari anlayış, banka reklamları, çocuk kahramanlar, dönemin çocukluk politikaları, dönemin çocuk dergilerde ve dergilerde incelenen konular. Sadece çocuk edebiyatı değil edebiyata meraklılar da için Cumhuriyet'in ilk döneminde ünlü yazar ve şair üstlendikleri yada üstlenmek zorunda kaldıkları görevler, pozisyonlar ve elbette eserlerinden örnekler... Kitabın sunuş yazısına kaleme alan Güven Gürkan Öztan'a kulak verelim şimdi... O bizi Cumhuriyet dönemine teşkil eden Osmanlı'ya götürsün. Zira imparatorluk da zamanın ruhuna uyum sağlamak için birtakım yeniliklerin peşine düşmüştür. Padişahların geciktiği yolculuk, Cumhuriyet dönemine miras kalır: "Çocukluğun politik sosyalizasyonuna özel ilgi II. Meşrutiyet döneminin bir fenomenidir. Ana hedef, Meşrutiyet'in ilânına eşlik eden temel siyasi prensiplerin çocuklara aktarılması ve çocukların birer yurttaş ve müteşebbis olarak yetiştirilmesidir. Bir yandan ittihâd-ı anâsır fikri hâlâ revaçtadır, bir yandan Müslüman Türk çocuğuna yönelik ayrı bir hitap söz konusudur... II. Meşrutiyet'in başında işitilen 'ticaret ninnileri', top ve tüfek seslerini canlandıran dizelerin uğultusuyla artık duyulmaz hâle gelmiştir. Çocukluk ile kahramanlığın özdeşleştiği bu imgelemin, Cumhuriyet dönemine miras kaldığı ileri sürülebilir..."

Gelelim kitabın editörü Meryem Selva İnce'nin 'giriş niyetine' diyerek kaleme aldığı yazısına... Gerçekten böyle dar bir dönemde çocuk özelinde bir kitabı derlemek, doğru insanları, isabetli konulara yönlendirmek kolay olmasa gerek. Zira, üç kıtaya yayılmış bir Cihan İmparatorluğundan Anadolu'ya kıstırılan bir Cumhuriyet'e geçiş döneminde elbette en çok hırpalanan şüphesiz çocuklar olacaktı. Bu durumu şöyle anlatmış: "Cumhuriyet'in ilk yıllarında askerî olarak kahraman; iktisadi olarak tutumlu; fizyolojik olarak 'gürbüz ve atletik'; pedagojik olarak düzene ve otoriteye itaatkâr; ötekisinin hep farkında ve ayırdında olan, inşa edilmiş, sıkı dokunmuş bir çocukluk okunabiliyor, özellikle Erken Cumhuriyet Dönemi söz konusu olduğunda..."

Kitapta incelenen konulara gelirsek... "Cumhuriyetin Kuruluş Sürecinde Yurt Bilgisi Ders Kitaplarında Cumhuriyet Temsilleri" başlıklı makalesinde Prof. Dr. Birol Çaymaz, öğrencileri Cumhuriyet'e kazandırmak motivasyonunu inceliyor. Her zamanki gibi giden eleştirilirken, yeni dönemin nasıl umut vadeden olarak kurgulandığını anlatılıyor. Diğer bölümde Sümeyye Sevim Ahi, "Hatırlayış mı Unutuş mu? Erken Cumhuriyet Dönemi Çocuk Yazınında Resmî Tarih Anlatısı ve Toplumsal Hafızanın Yeniden İnşası" çalışmasında yeni bir tarih inşa edilme sürecini naklediyor. Ulusal Türk kimliği ön planda elbette. Hemen ardından Dr. Yasemin Yılmaz Yüksek, "Asker Bireyden Yurttaş Bireye: Cumhuriyet Dönemi Çocuk Şiirinde Memleket Sevgisi, Sınıf Çatışması ve Sosyal Gerçeklikler" yazısında ideal yurttaş yetiştirme sürecinde şiire odaklanıyor.

BİR ASRIN AYNASINDA ÇOCUKLUK

Bu bölümde de ünlü şairlerimiz Nazım Hikmet, Faruk Nafiz Çamlıbel ya da Halit Fahri Ozansoy'un şiirlerinden örnekler mevcut. Bu şiirlerle nefes almak iyi geliyor. Ardından "Okunuyor Yormadan / Öğretiyor Sormadan': Asrın Çocuğu'nda İdeoloji, Vatanseverlik, Milliyetçilik" makalesinde Cüneyt Yüce, dönemin çocuk dergisi Asrın Çocuğu'nu masaya yatırıyor. Hemen devamındaki makalede Dr. Didem Arvas, "Cumhuriyetin Sıfır Noktasında Çocuk Olmak: Erken

Cumhuriyet Dönemi Çocuk Dergisi Yavrutürk'te Çocukluk Sorunsalı" başlığıyla Yavrutürk dergisini mercek altına alıyor. Yüce, "Bir çocuk dergisinin ideolojiyle bu denli yüklü olduğunu görmek, özellikle günümüz okuruna yadırgatıcı gelebilir" diyor. Haksız mı? Çocukların tertemiz zihinlerini ideolojik tartışmalara açık hale getirmez mi? Onlara bu kadar yorma hakkımız var mı?

Devamında Sena Şen, genç Cumhuriyet'in nasıl bir kadın istediği / kurguladığını kaynaklarla incelediği "Makbul Kadınlar ve Kızları: Çocuk Sesi Dergisinde İdeal Cumhuriyet Kadını İmajı" makalesi okunabilir. Temizlik, çocuk bakımı, dikiş dikme, el işi gibi ev içi rollerin kız çocuklarına anlatılması dikkat çekiyor.

Kitapta çocuklara nasıl roller biçildiğini görürken, aslında o dönem yetişkinlerin nasıl bir toplum kurmak istediğini de anlıyoruz. Sadece çocukları değil yeni Türkiye'yi de tarif eden kitap, bugünün eğitim ve medya politikalarına dair düşündürücü paralellikler de kurmamızı sağlıyor. Sonuç olarak bu kitap yalnızca geçmişe değil, bugüne ve geleceğe dair de çok şey söylüyor. Hem araştırmacılar, hem eğitimciler hem de bilinçli bir yurttaş olmak isteyen herkes için okunması gereken bir eser.

*Bu yazı ilk olarak Sabah'ta yayımlanmıştır.

E-Posta Adresiniz

Yeni çıkan kitaplar, kampanyalar ve tüm yeniliklerden haberdar edelim.

Üyelik Sözleşmesi, Aydınlatma Metni’ni ve Gizlilik ve Çerez Politikası’nı okudum, anladım ve onaylıyorum.

Lütfen Üyelik Sözleşmesi, Aydınlatma Metni ve Gizlilik ve Çerez Politikası metinlerini onaylayınız!