Page 189 - VakıfBank Kültür Yayınları - Kitap Özetleri
P. 189
Emevî Devletinin Kurulu
R. Stephen Humphreys
TARİH
Eser Adı: Emevî Devletinin Kurulu
Yazar Adı: R. Stephen Humphreys
Çevirmen: İsmail Hakkı Yılmaz
Dizi Adı: Tarih
İlk Basım Tarihi: Mart 2022
Sayfa Sayısı: 168
Kitap Boyutları: 12,5 cm x 19,5 cm
Arka Kapak Yazısı
Muâviye’nin Şam’da, sonradan Emevî Camii olan
surlarla çevrili büyük alanın hemen güneyine bir saray
yaptırdığı söylenmektedir. (Bu sarayın bulunduğu
yerde geç Osmanlı döneminde inşa edilmiş olan
gümüşçüler çarşısı bulunmaktadır.) Sadece tuğla ve
ahşaptan inşa edilmiş olan bu “saray” 670’li yıllarda
burayı ziyaret eden Bizans elçisini fazla etkilememişti.
“Tavan kuşlarla dolu,” demişti, “duvarlar da farelerle.”
Bilhassa İslâm Tarihi’nin ilk dönemlerine yönelik
uzmanlığıyla öne çıkan California Santa Barbara
Üniversitesi Profesörü Amerikalı tarihçi R. Stephen
Humphreys’in bu çalışması, İslâm tarihi boyunca
tartışmalı bir figür olagelmiş Muâviye’yi merkeze
Kısa Özet alarak Emevî Devleti’nin kuruluşunu ele alıyor.
Yalnızca İslâm geleneği aracılığıyla aktarılan
Bu eser, Hulefâ-yi Râşidîn’den sonra 661-750 yılları metinlerle sınırlı kalmayıp eldeki tüm tarihsel
arasında hüküm süren ilk İslâm hânedanı olan Emevîlerin materyali göz önünde bulundurarak oluşturduğu
kuruluşunu anlatmaktadır. Eserde Muaviye b. Ebi Süfyan anlatım, söz konusu dönem ile ilgili genel bir
merkeze alınarak Emevî devletinin nasıl teşekkül ettiği perspektif sunuyor. Humphreys, İslâm tarihinin ilk
ele alınmaktadır. Türkçe literatürde Emevî döneminin hanedan devleti olan Emevî Devleti’nin kuruluşuyla
kuruluşu ile ilgili eserlerin nicelik bakımından azlığı göz birlikte artan fetihlerde İslâm’ın Türkistan’dan Fransa
önüne alındığında bu çalışma literatüre önemli katkı içlerine, Anadolu’dan Hindistan’a yayılmasındaki
sağlayacaktır.
merkezi rolü ile Muâviye’nin ismi etrafında örülen
birbirinden farklı anlatılar arasında mümkün bir
tarihsel gerçekliği inşa etmeye çalışıyor. Yazar, bu
inşa esnasında, düşünceleri hakkında çok az şey
bildiğimiz Muâviye’ye dair çarpıcı bir biyografiyi de
ustalıkla ortaya koyuyor.
178